1.Kapı:
Hakk'a kul olmaya çalış
Hakk'tan alıp halka karış
Açar cennetin kapısın
Hakk için olan yakarış
Alın teri yer bitirir
Akmayanı yer, bitirir
Erenlerden imdat etsen
Azın çoğuna yetirir
Can kulağı ver bu sese
Candan ulaşsın herkese
Hu deyip dönsün âşıklar
Canlar, düşmeyelim ye’se
Irak olsa deniz, kara
Irgalanan gönlü ara
Kanarak aşkın elinden
Ilgıt ılgıt ak bahara
Bir, doldurup teraziye
Bol ekelim araziye
Harman edip muhabbeti
Banalım ağrı sızıya
Ekmeği candan bölüşün
Ehl-i kâmille görüşün
Yalan dolan güz getirir
Edep kapısında pişin
Koparmayın hiçbir gülü
Kapıyı çalın görgülü
Hesabını nasıl verir
Kıbleyi bulmayan ölü
Atın kini uzaklara
Aldanmayın tuzaklara
Menzili Hakk olan gelsin
Aldırmayın tozaklara
Var yoluna, baş koyan ol
Vefa denen kabından dol
Aşk kazanı dolup taşsın
Ver gönlünden alıp bol bol
Emeğini zay eyleme
Emeksizse pay eyleme
Hakk korkusu tutsun seni
Eğriye sırrın söyleme
Lazım olanı unutma
Lokmayı sol ile tutma
Boğazına düğümlenir
Lokmanı ezmeden yutma
İkindi akşama yakın
İkilik çıkarma, sakın
Dergâhım yok dersen eğer
İki cihan senin hakkın
Düşmeden dilin narına
Daim hazır ol yarına
Yönünü Allah’a çevir
Dal öğüdün ambarına
Edep tacı giyilmez mi?
Evvel Hakk’a gidilmez mi?
Bölük bölük gelse düşman
Er meydanı girilmez mi?
2.Kapı:
Ay ve güneş, iki kandil
Birbirini tamam eyler
Ali Aba pek tatlı dil
Cümle âlem her gün söyler
Dert edinin dert edinin
Hak yerini bulsun diye
Dert olmadan dert edinin
İnsanoğlu gülsün diye
Arkaya kalma seferde
Sürgün yutar yüreğini
Ab-ı hayat ol kevserde
Boşa çalma küreğini
Kanaat sabanın çeksen
Kapında nimet birikir
Sabır tarlasını eksen
Kalp gözünü kapamaz kir
Lakayt olma sen, sevgiye
Gönül evi hüner ister
Layığını bulsun diye
Döner döner yine ister
Ebediyen küs kalınmaz
Nazar eylesin gözünüz
Eski, pazardan alınmaz
Aslına dönsün özünüz
Teneşire yatmadan gel
Dünyaya kalırım deme
Tenin toprak yutmadan gel
Hakkın bahaya ödeme
3.Kapı:
Durma yürü, durağın yok
Sahteliğin gez ilini
Lâl olmuşun çöz dilini
Daha başka çerâğın yok
Üstüne çek Hakk libasın
Seher vaktinde uyuma
İtibar etme duyuma
Hakk öğüdün gönle asın
Rahat olma, tuz bozulur
Varlık ve yokluk içinde
Sebep? Neden ve niçin de
Rahmet yağar buz çözülür
Üç beş yedi kırklar ile
Dört kapıdan gir içeri
Bu dünya tutmaz göçeri
Hakk’ı aldatamaz hile
Liyakâtsiz makam bozar
Asi kulları çoğaltır
Masum olanı ağlatır
Lanetini tarih yazar
Üzerinden at kinini
Değse suyu bulandırır
Muhabbeti sulandırır
Üşenme, kıl ikindini
4.Kapı:
Ağu katsalar aşına
Allah de, çıkmaz karşına
Alçakta olan başına
Yükseklerden taş düşemez
Nasıl olur? Sakın deme
Nedenini sorgulama
Nice bin düşsen de gama
Odlar tenin pişiremez
Leyla’n ile söyleşirsin
Leyla’m deyip eğleşirsin
Leyl uğruna bekleşirsin
Nadan bendin aşıramaz
Adımlarına fer dolsun
Aşkına seferin olsun
Menzilini el ne bilsin?
Onsuz gönül yeşeremez
Iskalama attığında
Issız yere yattığında
Iskatını tattığında
Kimse senle görüşemez
Israr et hayrın peşinde
Islah olsun hep işinde
Islan, kurduğun düşünde
Kutlu günler şaşıramaz.
Kayıt Tarihi : 13.8.2016 19:36:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!