“Seven kalbi taşa çevirenler utansın,”
Ama yalan söyleyenler daha çok korkar,
Çünkü taşa dönüşmüş kalp,
Yalnızca taş olur, kırık bir anı.
Kalkıp ararken kaybolan her şeyi,
Bir yanda umut, bir yanda kırık dökük hayaller,
Sevdan yalan, sözün yalan,
Peki, sen yalan mıydın?
Zaman, duyguları sakladıkça,
Sana her şey anlatılır;
Ama yine de ne kalır geriye?
Bir sevda, bir gözyaşı,
Bir de kaybolmuş yıllar,
Bunlar… Beni terk eden yalnızlıklar.
Bir zamanlar her şey açıkken,
Bir yıldız gibi parlarken,
Bir hayal gibi kaybolan her şey,
Bir sis perdesi gibi içimi sarıyor.
Ve her kayıp, başka bir hatıra bırakıyor,
Bir başka seni, başka bir zaman.
Geçmişin ardında kalan gölgeler,
Bir zamanlar bizi var eden anılar
Bütün bu kayıplarla
Bir tek geriye kalan var:
Hep bir şey eksik, hep bir şey kayıp.
Ve ben kaybolan seni ararken,
Geçmişin her bir zerresini
Bütün bu zaman içinde kaybediyorum.
Gel, kaybolan her şeyi birlikte bulalım,
Ve ne zaman kaybolursak,
O anı bir kayıp değil,
Yeni bir başlangıç olarak kabul edelim.
Zamanın ne olduğunu bilemeden,
Bir kayıp daha yaşayalım.
Kayıt Tarihi : 17.1.2025 06:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!