Yürüyordu Hakka doğru 90 bin kınalı,
Ardına bakmadan gidiyordu, yürekleri yaralı.
Emanet ettiler Cenab-ı Hakka canlarını
Hüda'nın kudretine yasladılar sırtlarını.
Biliyordu hepside, düşcekti şehit,
Bütün ürpertiyle herkes olmuştu şahit.
Çıktılar cenk umuduyla bu yola,
Haydin yiğitler! Gazanız mübarek ola...
Allahuekber dağlarında tekirlerle yürüdüler,
Ardlarına tüm vatanın yükünü sürüklediler.
Çektiler Sarıkamışın çetin ayazını,
Kefen ettiler üzerlerine kar beyazını.
Onca bekelyen gözü yaşlı analar,
Yaktığı ağıtlar ile yürekleri dağlar.
Dinmedi gözyaşları, dağlandı ciğerler,
Vatan uğruna gitti, gencecik yiğitler.
Yıkılıyordu çaresizce Türk askeri, yoktu hiçbir imkan.
Karşısında duramaz muydu o padişah o hakan?
Bir efsaneden de öteydi elbet sarıkamış,
Bir asır boyunca yüreklerde kanamış
Onca bekleyen gözü yaşlı analar,
Yaktığı ağıtlar ile yürekleri dağlar.
Dinmedi gözyaşları, dağlandı ciğerler,
Vatan uğruna gitti gencecik yiğitler.
Vatan der başka birşey demez.
Çektiği özlem hiçbirşeye değmez.
Yiğittir bu, korkmaz toptan tüfekten;
Vatan dedinmi yüreği sızlar derinden.
Ruhundan ayrı heder oldu bünyesi,
Baba ocağına gitti sadece künyesi.
Kanıyla korudu bu toprağı bu yiğit,
Bedeni toprak oldu, ruhu ise şehit.
Kayıt Tarihi : 4.7.2014 11:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!