Dönmezsen Dönme...

Madem gelmek değil budur kararın
Başımın belası! Dönmezsen dönme.
Bende de haddini aşkın zararın
Fesimin selası! Dönmezsen dönme.

Meçhule başroldü katli firarın
Başladı gönlümde terk-i diyarın
Küllere belenir şimdi niyarın
Bayırın kelası! Dönmezsen dönme.

Dön dedim yıllarca dinletemedim
Sözümü geçirip anlatamadım
Ne desem bilmem ki tınlatamadım
Ödenmez velası! Dönmezsen dönme.

Beklenen sabahım gündüz olmadı
Vurduğun yokuşlar dümdüz olmadı
Papatya bahçende sündüz olmadı
Gönlümün felası! Dönmezsen dönme.

Gençliğim tükendi yol beklemekten
Suçunu kapatıp af eklemekten
Her gece yorgandan kir peklemekten
Bıktırdı çilesi! Dönmezsen dönme.

Dön dön diyordum ya vazgeçtim artık
Yamada tutmuyor kırk oldu yırtık
Küllükten beriye gelmiyor sürtük
Sokağın celası! Dönmezsen dönme.

Ardını boyuna sıfatlamaktan
Yoruldum kelamı divitlemekten
Yakanın bitini ivitlemekten
Arınmaz zulası! Dönmezsen dönme.

Hangi peygambere bilmem ümmetsin
Say ki sen gönlüme mülkü zimmetsin
Hediyemi HAKK tan lütuf himmetsin
Astarın telası! Dönmezsen dönme.

kela: yeşil ot
fela sahra çöl
cela gurbete gitmek
vela
Efendinin, Azâd ettiği köle ve cariye ile olan münasebetleri ve onların üzerinde olan hakkı.

Ankara 2012 Eylül