Bir köşeye bırakılmış paslanıp çürümüş
eleğe döndüm
örnek alıp dünyadan
katıldım semaya
kendi payıma
döndüm
döndüm
kendime döndüm
deli bir tay mıydım seni tanıdığımda
ürküttün beni
yakılmış bir ormanın
renkli Anka kuşuydum
küle döndüm
baraj tuttum kederlerimden
buz tutmuş göle döndüm
adın batsın
her yönü kıble bildim
çevremde döndüm
bayramlar kuşanmıştım
ak duvağım gelin telimle
gücüm yettiğince
gücüm yettiğince
tuttum seni tepemde
ben yaşam sen başıma doğan hilal ol diye
kendi elimle şımarttım seni
koyamadım hiç bir yere
sevmiştim be zalim
beklemiştim be
şimdi nicedir diye halim
hiç sorma
adın batsın
mum gibi ışığımı kendimden esirgeyip
seni aydınlatmaktı masanda
sana ışık olmak için
sana aşıktım ya
hani sen: 'seni sevda çiçeğim tac-ı serim' derdin de
başka şey demezdin
soldurdun o sevda çiçeğini
şimdi ihmal suyunda büyüttüğün kaktüslere bak da ağla
adın batsın
29/Mayıs/2012/Salı/Bodrum
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 29.5.2012 15:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Önce bunu okumalıymışım meğer;çünkü okusaydım devamı olan ikinci şiire o düşüncelerimi yazmazdım,der miydim?
Yanılsamamı doğrulayacak bir bulgu yok bana göre.
Çünkü gerek bu şiirde ve gerekse öteki sel akışta aynı duygusal frekanslar,aynı söylem.
Saltça ana ünitenin madde başlıkları değşmiş;hepsi o kadar.
Kutluyorum Efendim.
Erdemle.
Daha söylenecek çok şey var diyen şiire ve kaleme beklediğimizi söylüyorum sessizce..
Sevgimle daima...
TÜM YORUMLAR (2)