Dokunma bana İstanbul…Dokunma
Dokunursan ağlarım…Ağlarsın…
Çaresizdi adam
Elinde çiçek demeti...
Uzun uzun yürüdü ıssız sokaklar da,
Şimdi en açık renginde gözlerin
Şimdi benimlesin tüm kaygılardan uzak
Anlatılmaz bir şey var aramızda hazin
Şiir gibi bir şey seninle yaşamak
Bulutsuz bir gökyüzüdür güzelliğin
Devamını Oku
Şimdi benimlesin tüm kaygılardan uzak
Anlatılmaz bir şey var aramızda hazin
Şiir gibi bir şey seninle yaşamak
Bulutsuz bir gökyüzüdür güzelliğin
İstanbul'un yüreği kocaman. Tebrikler şiire. Başarılar diliyorum. Sevgiler
'Her şey zaman içinde hiç oldu
Zaman uyudu… ' Ve uyumaya devam ediyor. Tebrikler kardeşim, başarılar diliyorum. Sevgiyle kalın.
Çok hoş anlamlı ve duygusal bir şiir.
Kutlarım..
Dilerim başarılarınız yerini bulur..
Selamlar..
'Ay üfledi dumanı
Beyaz bir leke gibi asılı kaldı karanlıkta…
Issız sokaklarda çocuklar öksürdü
Adam üşüdü
İstanbul üşüdü…
İstanbul kapatıp elleriyle yüzünü,
Utandı…
Çocukların düşlerinde uyudu, İstanbul
Dudağında huzursuz bir gülümseme vardı…
Gülümseyerek çocuk düşlerine
Adam uyudu…
Ayın ondördüne
Ay uyudu…
Saat kulesi durdurup zamanı
Uyudu…
Her şey zaman içinde hiç oldu
Zaman uyudu… ''
Duyguları güzel tasvir etmişsiniz.Kaleminizden iyi bir İstanbul şiiri okudum.Tebrikler efendim.
Dokunma bana İstanbul...Dokunma
Dokunursan ağlarım...Ağlarsın
Oysa
Kavga vermişti
Bu sokakların mutluluğu için zamanında...
Anlamını yitiriyordu her şey
Uyuşan göz bebeklerinde
Belki
Sığınacak bir gölge arıyordu
Oturduğu saat kulesinin zamansızlığında
Öylesine bırakmıştı
Elindeki çiçeği taşın üstüne
Dönüp bakmadı
Yalnızlığına
Anlamsızdı...
Dokunma bana demiştim İstanbul...Ağlarsın
Ağladın...
Ve
Üşüdün...
Bu şiir tıpkı ılık bir meltem gibi
Yüreğinize sağlık
Dokundu bana şiir.
Ağladım ve üşüdüm.
Hüzünlü bir İstanbul hikayesi okudum.Yürekten kutlarım.
Saygıyla.
Dokunma Bana İstanbul...Üşürsün...
Dokunma bana İstanbul…Dokunma
Dokunursan ağlarım…Ağlarsın…
Çaresizdi adam
Elinde çiçek demeti...
Uzun uzun yürüdü ıssız sokaklar da,
Paltosundan içeri giren rüzgar, yüreğini savuruyor
Sarsılıyordu adam...
Yüreğine yağan kar gibi duruyordu
Sakalındaki belirgin beyazlıklar...
Yürüyordu adam
Umursamadan çevresine,
Taşımıyordu artık ayakları onu...
Gidecek bir yeri yok
Her şey yabancı
Her kapı kapalıydı...
Oysa,
Kavga vermişti
Bu sokakların mutluluğu için zamanın da...
Anlamını yitiriyordu her şey
Uyuşan göz bebeklerinde...
Belki,
Sığınacak bir gölge arıyordu
Oturduğu saat kulesinin zamansızlığın da…
Öylesine bırakmıştı
Elindeki çiçeği taşın üstüne
Dönüp bakmadı
Yalnızlığına
Anlamsızdı…
Bir sigara yakmıştı adam
Bir nefes çekip ciğerlerine
Bakıyordu
Uçup giden dumanın ardından…
Kaybolurken hayali,
Kara bir leke gibi asılı kaldı
Gün ışırken
İstanbul’un sonsuzluğun da…
Gün ışığı doldu yorgun gözlerine
Yandı gözleri…
Adam gözlüğünü çıkarıp
Taşın üstündeki çiçeğin yanına bıraktı
Sakalını ovuşturdu
Tadına varamadığı bir türkü mırıldanırken…
”Karahisar Kalesi Yıkılır Gelir…Kakülü Boynuna Dökülür Gelir”
Sustu…
Duvara çarptı türkü
Ve kaybolup gitti
Sokak aralarında…
Çıkardı paltosunu adam
Taşın üstüne bırakırken
Hafifçe gülümsedi adam…
Havada asılı kalan kirli umuda,
“Çek git başımdan” dedi…
“Hep kandırdınız beni”…”Oynadınız”
“Umut dedik”…”Hani nerede”
Umut üşüdü…
Umut utandı…
Gün solmaktaydı
Günü alıp çocuklar, ayın arkasına saklamıştı
Ay mavi bir salkım gibi duruyordu karanlıkta…
Uzatıverdi ellerini aya doğru
Ayın yüzünü okşadı adam
Usulca arkasına dolandı
Ayın gözlerini kapadı parmaklarıyla…
Ve sordu…”Ben kimim?
Ay “ tanımıyorum” dedi
“Ayın ondördüyüm” dedi, adam
Ay kızardı…Kıpkırmızı oldu
Adam tekrar “ayın ondördüyüm” dedi…
Ay utandı…
Çiçek,sigara, palto ve tüyden hafif düşünü bırakıp,
Boş sokağa yöneldi adam
Sararmış parmaklarının arasından
Fırlatıp attı izmariti
Sokağın ortasına…
Ardına bakmadı,
” Hoşçakal” deyip saat kulesine,
Çekip gitti ıssız sokaklara…
Topallayarak uzaklaşan, adama baktı
Saat kulesi,
Bağırmak istedi
Utandı …Sustu…
Korktu ve üşüdü
Üzerine giydi adamın bıraktığı paltoyu
Ve
Adamın bıraktığı son sigarayı yaktı
Efkarlandı…Üflemedi…
Dumanını içinde tuttu…
Ay üfledi dumanı
Beyaz bir leke gibi asılı kaldı karanlıkta…
Issız sokaklarda çocuklar öksürdü
Adam üşüdü
İstanbul üşüdü…
İstanbul kapatıp elleriyle yüzünü,
Utandı…
Çocukların düşlerinde uyudu, İstanbul
Dudağında huzursuz bir gülümseme vardı…
Gülümseyerek çocuk düşlerine
Adam uyudu…
Ayın ondördüne
Ay uyudu…
Saat kulesi durdurup zamanı
Uyudu…
Her şey zaman içinde hiç oldu
Zaman uyudu…
İstanbul uyumadı…
Dudağında huzursuz bir gülümseme
İstanbul üşüdü…
Dokunma bana demiştim İstanbul… Ağlarsın
Ağladın…
Ve
Üşüdün…
Bahtiyar Arslan
Yedi Tepe,Yedi Düvel İstanbul.Anlatmakla bitmez.
Saygılar...
İstanbul uyumadı…
Dudağında huzursuz bir gülümseme
İstanbul üşüdü…
Dokunma bana demiştim İstanbul… Ağlarsın
Ağladın…
Ve
Üşüdün…
Bahtiyar Arslan
yüregine saglık
tebrikler
'sayfanızda şiir okudumm şekliyle duygusuyla ve anlatımıyla.tebrik ediyorum.selam ve muhabbetlerimle...'
ve zaman birdaha uyanmadı istanbul öksüz kaldı tebriklerimle Bahti Kardeşim başarılar dileklerimle birlikte sevgiyle...
Bu şiir ile ilgili 12 tane yorum bulunmakta