güneş kızıldan kırbaçlıyor tepeleri
zümrüt soluklu bir keşiş geçiyor kırbaçlanan yerden
yüzünde çukurlaşmış yüz asırlık öğütleri
sol avuç içinde yol etmiş yeminli bir tespih
bulutlar bordolaşmış miskinlikten
turuncu ibrişimden bilinen eteğinden
pirinç akıyor çölde kum taneleri
göçmekteyken batıya kuşlardan sürüler
irtifa kaybediliyor birden
kanatlarına dolaşıyor famen mabedinden çıkan sesler
bir brahman tapınıyor kendinden önce bildiğine
keşişin keşişliğini unutmuş devleşen gözlerinden
sırtlarında bambudan kutsal şarkıları
sarugaku filleri çağırıyor kırbaçlanan yerden
kutalmış tonyukuk yılmaz temmuz 2006 ankara
* İşbu Şiir Şairinin Adına Kayıtlıdır. Kayıt Tescil No: 593789154151
Kutalmış Tonyukuk YılmazKayıt Tarihi : 29.11.2006 22:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Meraklısına: Sarugaku: Uzakdoğu, daha doğrusu geleneksel japon tiyatro ya da oyun biçimi. Brahman: Brahmanizme inanan Famen: Uzakdoğuda en görkemli ve büyük budist tapınak. Çin'de. Şiir, Babamın yurtdışı seyahatinden dönen bir diplomat ya da yurtdışı görevi olan bir devletlinin japonyada yaşadığı bir olayla başladı. Konuk olduğu japon ailede erkek Türk hanım ise bir Japondur. Geleneksel çay seremonileri bittikten sonra günışığıyla kapalı mekanı ayıran kağıt paravan, yol bulduğu kızağın üstünden beklenmedik sessizliği ile aralanır. Karşıda bütün kızıllığı ile güneş yavaş yavaş boğulmaktadır. Bu esnada evin japon hanımı kimonosunun içinde oldukça sadedir, sadeliğiyle beraber huzurlu bir sesle konuktan uslubu lisanla güneşten kalan son kızıl kayboluncaya değin sessiz olmasını ve çayını yudumlarken güneşi izlemesini ister. Bizimki bu durumun şaşkınlığını gözleriyle ifede eder. her taraf yeşilin kartelası gibidir. O güne kadar da görmediği bir renk alır yeşil ve üstüne düşen kızıllıklar. Ardından heyecanla gün batımını izlerler. Güneş ve mekanın dinginliği onu hiç hatırlayamadığı çocukluğuna götürür ve neler neler hatırlar. Bir düşün içindeyken sokağın dışından gelen olağan bir sesle irkilir. Japon aile bunu fırsat buldukları zamanlarda yaptıklarını söylerler. Daha doğrusu sadece bu iş için zaman yarattıklarını... Yurda döndüğünde de bu olayı babamla paylaşır. Babam da benle. Bu hikayeden çok etkilendiğimi söyleyebilirim ve şiirin aroması çayın aromasının içinden gelir. Japonya hayranlığımı da belirtmeden geçemeyeceğim. Bu olay geleneksellikten tamamıyla uzak, lümpen davranışlar sergileyenlere anlatılacak anlamlı bir öyküdür. Saygılarımla
![Kutalmış Tonyukuk Yılmaz](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/11/29/doguya-sone.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!