Doğum Sancısı Şiiri - Hamza Çobanoğlu

Hamza Çobanoğlu
83

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Doğum Sancısı

Bakırköy’ün ara sokaklarının dar kaldırımlarına
O değilden bir yetmiş sekiz mi desem,
Yoksa bir yetmiş mi desem!
Evet, o civarlarda boyu olan bir dilberin gölgesi düşmekte.
Elleri bir hastane kadar soğuk olmasına rağmen,
Yüreğinde ışıl ışıl yanan sevgi aleviyle büyülenmekteyim...
Bakışları, gözlerinden fışkıran cümleler şeytani mi bilemem ama;
Eros’un yayından fırlayan bir ok misali
Her defasında bedenimin “on iki noktası”nı öyle bir vurmakta ki!
Traji-komik çığlıklarla ben, düşüp bayılmaktayım.
-Eros da mı şeytan acaba! -

Gözlerine bakmaktan yorgun düştüğüm anlar,
-Kolay mı sanmıştım ne şeytani bakışlara karşı koymayı? -
Kapatıyorum göz kapaklarımı
Ve işte o an, burnuma garip, manasını hala çözemediğim bir koku gelmekte;
Hani anne sütüyle harmanlanmış kusmuk kokusu...
Ne şeytanı diyorum, ne şeytanı!
Meleklerin en güzeli, masumiyet abidesi, mutluluğun resmi...

Sütlü kahvesinden her yudumlayışında
Kansızlıktan buz kesmiş elleri ısınıyor,
İri gözleri biraz daha büyüyor, güzelleşiyor,
Heyecanlı bir tay misali tiz tiz kişniyor...
Kim böyle bir taya kıyıp gem vurmaya kalkışabilir!
Hangi jokey yarışı sonuncu bitireceğini bilse bile
Böyle muhteşem bir “yaratık”a kamçı vurabilir!

Dokuz ay on gündür gebeyim!
Doğumevinin en rahat odasından ameliyathaneye alıyorlar beni.
Ellerimi sıkıca kavramış bir hemşire, “korkma” diyor;
Korkmuyorum...
Sezeryansız, dertsiz tasasız, normal bir doğummuş.
Bir taraftan konuşuyor, bir taraftan gülümsüyor,
Sevinç gözyaşları sel olmuş akıyor...
İçimdeki çocuğu ilk o kucaklıyor,
İlk o kokluyor, ilk o seviyor, ilk o öpüyor...
Cinsiyeti ne acaba?
“Nur topu gibi bir aşk çocuğu! ”

Hamza Çobanoğlu
Kayıt Tarihi : 11.2.2007 02:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hamza Çobanoğlu