Hüznün ortasındayım yine
Bir mutluyum, bir mutsuzum
Bugün senin doğum günün
Bundandır kanayan sızım
Hediye ettiğin o çakmakla yaktım mumları
Gerçi, sigaramı da yakarım ya
Senin ardında kalmak, koyuyor bana
Her defasında buna, takarım ya
Loş mum ışıkları, aydınlatıyor masamızı
Baktıkça sandalyene, nehir misali akarım ya
Tesadüftür, bu akşam gök de gürlüyor
Bende arada bir, şimşek yerine çakarım ya
Ortada bir masa
Masanın ortasında sevdiğin o pasta
Üzerinde adın yazılı
Ve pasta bile yokluğunda yasta
Bir senin, bir de benim için dilimledim
Tabağın boş kalmasın diye hani
Yoksan da; varsın farzettim
Mumları ikimiz için yaktım
Hediye çakmağınla
Sonra
Sonra, karşında ki sandalyeye oturdum
Bir şeyler mırıldandım ardından
Çakmağını uzatıp, sigaranı yaktım
Dumanların kıvrılarak yükseldiğini farzettim
Ve hemen ardından kendi sigaramı yaktım
Karanlık ile loş ışıkta kaybolup gitti, dumanlar
Bir görseydin, bu akşamı
Ahh bir görseydin
Sandalyene kırmızı elbiseni astım
Hani o çok sevdiğim şarap rengi elbiseni
Şimşek eşlik ediyor bize
Bu akşam
Karanlık saydamlığın buğusunda beliriyorsun
Biraz sonra yağmurda katıldı aramıza
Bu akşamı unutulmaz kılacak ne varsa; var
'Yavaşça kalk' dedi içmden bir ses
Kulaklarımda bir senfoni
Alkışsız bir ritimle dolaşıyor ayaklarım
Vokal yapıyor, pencere camına vuran yağmur damlaları
Ve içeri giriyor, saydam hayalin
Soğuk bir buse konduruyor yanağıma
Kırmızı elbisen düşüyor sandalyeden o an
İstemeden
Her şey senin yokluğun adına
Masamız
Mumlar
Loş ışık
Şimşek
Yağmur
Ve valsimiz
Doğduğun gün gitmiştin cennete
Doğum günün kutlu olsun
Ölüm günün mutlu olsun
İsmet CAN
İsmet CanKayıt Tarihi : 1.11.2009 15:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!