AHMET KEMAL DOĞUM GÜNÜ ŞİİRLERİ

AHMET KEMAL DOĞUM GÜNÜ ŞİİRLERİ

Ahmet Kemal

GELENEK VE MODERNLİK


İşte artık gelenek modernlikle büyük savaş aşamasında. Bu savaş hiç bu kadar yoğunlaşmamıştı. Seküler batının dünyayı dünya çapında köy haline getirmesi ve yoğun bir baskı altında tutması bunu adeta zorunlu hale getirmiştir.
Başta Amerika ve Avrupa bu işin başını tutmakta Yeni Romanın batısı adını verdiğimiz bu bölgeden sonra doğusu olan Çin ve Rusya da bu alanda onlardan geri kalmamaktadır.
Bu gün ta içimize kadar giren öz benliğimiz kuşatmak için büyük çaba gösteren modernlik budur. Yemekte çatal, bıçak kullanmaktan, iç mekanlara ayakkabıyla girmek tam da bu modernliğin ürünü değil midir?
Yemeği böyle yiyeceksin; şu elinde çatal, bu elinde bıçak olacak şekilde verilen modernlik komutları bu gün bizi zorlamakta, bunları yapamayan, yapamayanları horlayan zihniyet aynı kaynaktan beslenmekte değiller midir?
Doğum günü partileri bu gün en mutaassıp ailelere bile girmedi mi? Özel anma günlerine artık mutaassıp çevreler de katılmıyor mu? Tv ve internet bütün hayatımızı işgal etmedi mi? Reklam arası ibadet sözleri tüm dindar ailelerin ocaklarından yükselmiyor mu?
Allah’ın günü AVM’lerde yeni elbise koşanların arasında dindar aileler yok mu? Elbisesi eskimeden yenisini almaya yarışan, bu yolda geçim sıkıntısı geçiren, sırf bu geçim sıkıntısından dolayı dağılan aileleri görmüyorsak bile duymuyor muyuz?
Marka giyinmek için varını yoğunu harcayan zavallılarla dolu değil mi toplumumuz? Sigaranın en pahalısını içerek, eşyanın en pahalısını giyerek, telefonun son modelini almak için sürekli borca girerek, arabanın son modeline binerek hava atmıyor muyuz şimdi Evine en modern eşyayı alamadığı için huzursuzluk çıkaran kadınlar az mı günümüzde sanıyorsunuz?
..

Devamını Oku
Ahmet Kemal

YENİ PAGANİZM



Paganizm ölmedi, paganizm hala yaşıyor. Çağdaş paganizm gündelik hayatın içine gizlenmiş durumda bu yüzden kimse fark etmiyor bunu. Bu yüzden de ruhumuzun d erinliklerine yerleşiyor, toplumları ele geçirip kuşattığı gibi fertleri de derinden derine ele geçiriyor.
Bu gün sabah erkenden kalktığımızda karşımıza çıkan ilk kişiye günaydın deyişimiz pagan dünyasının ilk selamlaşmasını oluşturuyor. İslam düşünce ve yaşantısının alternatifi olarak yerleşen bu tür paganist uygulamalar hayatımızın her yanına uzanıyor, bin bir kollu bir ahtapot gibi dünyamızı kuşatıp yavaş yavaş somurup yok ediyor.
Okullarda sabah antlarının çıkışı modern paganizmin ilk uç vermesi, amentüsüdür. Hatta bu gün marşla haftaya başlama ve marşla haftayı bitirme törenleri pagan tören değil de nedir? Kentlerin tüm meydanlarını kuşatan, adım başı korkunç bir heyula gibi insanların üzerine abanan heykellerin, okulların en mutena yerlerine konulan adeta bir tapınma köşesi haline getirilen büstlerin pagan uygarlıklardan kalma olduğunu, bu pagan dinin bir versiyonu olan günümüz paganlığının ibadet yerleri olduğunu kim inkar edebilir.
Devlet adamlarının geliş gidişlerinde yapılan törenlerin devlet adamı ve onun şahsında devleti kutsama olduğu apaçık bir gerçek değil mi? Bu gün siyaset, spor, siyaset ve ekonomi dünyasındaki starların var oluşu pagan dünyasının ne denli büyük noktalara geldiğini göstermiyor mu? Bu kutsanan kişilerin Olimpos dağında oturan zaman zaman insanların arasına karışan yarı tanrılar olduğunu yadsımak mümkün mü?
Bu yarı tanrıların, ya da tanrılaşan starların halk arasına girip normal hayat sürdürememelerinin nedenini hiç düşündünüz mü? Bu dünyanın varlığı ve sayılarının hiç de azımsanamayacak noktada olduğu pagan dünyasının ne kadar ileriye gittiğinin bir ispatı değil mi?
Çıplaklığın bu denli ileri boyutlara varması, kadınların yatak odası kıyafetlerinden daha transparan kıyafetle kentin en işlek caddelerinde gezip durmayı nedir acaba? Kadın bedeninin ve şehvetin ne denli kutsandığının alameti değil mi? Kumarın milli piyango diyerek millileştirilmesi bu meşum oyunun, yuvalar yıkan bu pagan ibadetinin boyutlarının nereye vardığını işaret etmekte.
..

Devamını Oku
Ahmet Kemal

NECİP FAZIL VE DOLAYISIYLA




25, 27 ve 29 Mayıs Necip Fazıl ve Dolayısıyla


25.27.29 Mayıs günlerinin her birinin ayrı bir anlamı var bizde. 25 Mayıs Necip fazıl Üstadımızın doğum günü, 27 Mayıs meşum zulmün başlangıç tarihi, 29 Mayıs ise kutlu fetih günü.
İki kutlu gün arasına girmiş bu zulüm günü tarihimize kara bir leke olarak vurulmuş utanç günüdür. Bu utancı temizlemek bu milletin boynunun borcuydu ve temizledi inşallah. Ancak hala içimizdeki darbe heveslileri tükenmedi. O millet düşmanları hala diş bilemeye devam ediyor, en ufak bir fırsatta milletin boynuna yağlı ilmeği geçirmek için hazır bekliyorlar.
..

Devamını Oku
Ahmet Kemal

BİR HİKÂYE-İ AŞK 3

Oldu ve bitti
Yaşandı gitti
İşte u hikâyeyi yazmak fikri
Oradan doğdu
Desem
Yalan değil

Billahi yalan sayılmaya
..

Devamını Oku