Altmış dokuz yılı Mayıs ayında,
Yirmi üçüncü gün bir dağ köyünde.
Hamal Hoca Ahmet Hayal soyunda,
Annem Halime’den doğmuşum işte.
Tozlu yollarında oynadım koştum,
Çayırlarda gezdim bacadan düştüm.
Tandırın şurtunda sanırsın piştim,
Düşümde kaç hayal boğmuşum işte.
Gurbetim yazılmış Trabzon kader,
Ve Arafilboyu besbelli keder.
Birbirine yaslı daracık evler,
Bir kuru ekmekle doymuşum işte.
Babamın sepeti her yanı kırık,
Ayağında yırtık bir eski çarık.
Yeleği yamalı başında sarık,
Kırk basamak yokuş saymışım işte.
Arnavut taşlarla süslü yolları,
Sefalet içinde geçtim yılları.
Her yanı biçare gördüm kulları,
Babamdan rivayet duymuşum işte.
Ganita Moloz’da volta atmışım,
Karaborsa bilet bile satmışım.
Hasır üstü şilte dönüp yatmışım,
Bir yırtık nevresim yaymışım işte.
Adımı İsmail diye koymuşlar,
Hayali bedenden beni soymuşlar.
Encamı ölmüşüm nasıl duymuşlar,
Beşikten tabuta kaymışım işte.
Kayıt Tarihi : 30.5.2018 11:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!