Bahçe içinde iki katlı ahşap ev
Tahta kapısı nelere tanık
Avlusunda düğünler
Avlusunda yıkandı ölüler
Şurası, erik ağacından düştüğüm yer
Şu bacadan, ölüm kokusu tüter
Tırnaklarımla kan kazıdığım duvar
Güzel anılara çöken kara bulutlar
Doğduğum ev, büyüdüğüm mahalle
Nerede şimdi?
Pencerelerden yolunu gözlediğim babam
Ya ablam!
Beşik halkasında kaldı düşleri
Beyazları çok erken giydi zarif bedeni
Kana kana su içtiğim kuyu
Çöp dolmuşsun diz boyu...
Top oynadığım, ip atladığım yollar
Nereye baksam köz köz küllenmiş anılar
Anlatılmaz tuhaf duygu
Hem özlem, hem bir korku...
Nakış nakış siyahla dokunan duvaklar
Kutularda yaprakları sararmış mektuplar
Babaannemden kalma asırlık testi
Kime yar oldu bu ev, bu topraklar bilmem ki?
Okula kadar beni götüren sadık köpeğim
Beyaz tüylü yavru kedilerim
Neredeler? Neredeler şimdi?
Kızdırınca annemi bilmem hangi sebepten,
Babamın koynuna kaçıp, saklandığım saatler...
Kaç kez karlar yağdı üstümüze
Kaç kez çağlalar çiçek açtı bahçede
Babam soranlara derdi: 'Bu bizim son beşik'
İşte! Beyazlar içinde küskün, buruk çıktığım eşik
Doğduğum ev...
Geceleri ellerimi başımın altına koyup,
Uzun uzun düşler kurduğum oda
Nereden bilirdim, işte hepsi fora...
Harap bitap başlamadan biten hayatlar
Arka arkaya yitip giden umutlar
Burası doğduğum ev!
Acı tatlı anıların adresi
Köşe başı, Saray sokak, no iki...
22 Temmuz 2005
Nigar ErkoçoğluKayıt Tarihi : 29.11.2007 16:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hakikaten çok gerilere götürdünüz .Halbuki daha gençsiniz.İnsan hiç geçmişini unutamıyor,unutmamalı da.
Yüreğinize sağlık.Teşekkürler.Tam puan.
Kaç kez karlar yağdı üstümüze
Kaç kez çağlalar çiçek açtı bahçede
Babam soranlara derdi: 'Bu bizim son beşik'
İşte! Beyazlar içinde küskün, buruk çıktığım eşik
mükemmel bir anlatımla...
tebrikler yüreğinize ve kaelminize...
Saygımla
TÜM YORUMLAR (4)