Gizlerinde yedi tepesinin yedi düvel saltanat
Hangi neyzenin efkârı rüzgarındaki o rayihan
Gönüllerden yeşerili sanki huşu o yankılanan
Oralardan duyulan o bir güvercinboynu ahenk
Doğa senfonisine eşdeğer canansın İstanbul
O mavilik yerden göğe, o dinlendiren resmin
Bakım ister, bilgi bekler, öz diler…
Koyun kuzu meleşiyor gibi bir yayla havasında
Akan dere, ırmaklarıyla bir şelâleyi anımsatırca
..
Geçmişe bakışı bugün keşfetmeye
Gelecek özgürlüğü bırak
Keşfetmeyi özgür bırak içinde de
Gök, hava, kara, deniz ve doğanın
Ateş, cennet, dünya ve kozmosun
Adı geçen, sözü geçen bilinenin
Görülen alemin ötesini berisini de birlikte
Bazen yağmur yağar ya hani o şimşekle
Çakışı ardından gök gürler ya peşinden
..
Ah canım dünya! Din, doğa, kültür, yaşam varlığına
Savaş yaratılar bitmiyor…
Doğa ağlatan hallere hız almaya yeşiller
Terör kucaklatanlar
İnsan yaşamı hallere kurtarış türeyenler
Terör soluklatanlar
Ortalığı kurcalamaya Yahudi hep benzerlikler
Medyayı da türetiyorlar…
..
Korsanlar gemi kaçırdı, inceliğin ekonomik kriz gündeminde
ABD de Rusya da gemideki yükün peşinde...
Yabancı egemenliğine banka kaçıyor, Tarikat ticaretiydi işte
Dindarlığın şov kısmı çıktı öne, din komikliği esef eşiğinde...
Kuşlar kanatlı uygarlık, yöreden yöreye iklim sevinciyle müjde
Şeytan da insan olacakmış kendince, insanlığı doğa sevenlere...
Laf pisliğinin doğa kaynağından doğal ne sokuşur cebine?
..
Referanduma evet diyeceğiz öyleyse yürekliğinde
Yıkım gör diye bir gösteri dikmeye s’inekliğinde
Çomağı sokacağız insanlık değerlerine diye
Huysuzluk kayayı bile hep yardı, çatlattı, patlattı da
İnsanlık bu inatlığa ne der acaba?
Referanduma evet ‘diyeceğiz’ki çatlasın lafıyla
Bir cemaat itirafı olduğunu ötüşen kargalığa
Yanıt olduğu bu gerçeğin kanıtına daha
Cemiyet olma özelliğinde insafa dayanmaya
..
biri bir savaş kalıntısı insanların yakıldığı
biri gecikmiş bir ödevin uyuşuk sezisi
biri büyüyecek bir ülke hayali züppeliğini
biri büyüklüğü insanlığa korumaya can çekişmesi
canlarım benim
fidan nasıl büyür, çocuk ne ile?
kuşun nedir yuvası, doğa baş eğer neye?
görmek istedim şehrin bir yol izinde
canım düşüncelerim
güzel sözler söylemeye ürperiyorum
..
Özgürlük ve eşitlik
vatan birliğinde bir bütünlüğe yeterdi
Doğa, çocuk, kadın hepsi bir arada
Zincirleme artılarında ezilmeseydi
Adalet mi doğardı?
Adalet kutlu olsun
Paylaşırken de başarıda
Yıl 1978
..
Yakılan
Ağıtlardaki kabaran yüreklerinin ifadesi
Işık
içlerde asırlardan sevgisi vardı
Umutlara
Yorgunluğunda bile huzurlu o bir keyfin
Bu zaman dilimi
Değildi
Sevgiler dudaklarda, buseler kelimelerde
..
Özgürlük ve eşitlik
Ahlak bütünlüğüne de kulluk statüsü mutluluğuna
İnan´a kural öğretmeye ve buyruk etmeye
Bir bütünlüğe yeterdi yeryüzü insanlarla
Mikro planda aç dünya
Makro planda sömürü dünya
Azalan doğa, eriyen buzul
Hepsi birarada zincirleme artılarında sarsılmasaydı
..