uçmak, hep uçmak
veyahut düşmek, bir kaya gibi
koşmak, hep koşmak
ya da susmak, doğa gibi
coşmak deniz gibi, yanmak alev gibi
bir uçaktan paraşütsüz atlamak gökyüzüne
düşünmek...
..
Denizler kabarıp canlandı sular
Devası dalgalar oluşuverdi
Çil yavrusu gibi dağıldı kullar
Bir anda ecelle bulşuverdi
Okyanus'ta kırıldı neyse bu fay
Sarstı Dünyayı bırkmadı bir köy
..
isteksizce öpüştü kirpiklerim
gönlü olsun uykunun
rüya dağıtıyor düşen yapraklar
seni dileniyorum
birinde payıma düşsen
rüyalardan medet umuyorum
utanıyorum, unutuyorum demeye
..
Güllerin üstüne kırağı yağmış
Bülbüller şakımıyor
Gül ayrı, bülbül ayrı
Seven ayrı, sevilen ayrı kalmış…
Bülbül sabırsız, gül sabırsız bekliyor
Güneşin doğmasını
Kalpleri bir, asi değiller ama,
..
Gökyüyüzde pösteki yıldızlar.
Yeryüzünde siyam ikizi toprak ve gök.
Dolaşmakta dünya da davetsiz konuklar.
Belki de bu yüzden isteksiz doğa,
Bunca sel bunca felaket.
Zaman aşınmakta an be an,
Ki kıvılcım çakıyor,
..
Pır pır atıyor sevginle yüreğim
Sen yanımda olmasan da
Gönlüm sevdanla yaşıyor
Sevdan olmasa da...
Kanatlanmış uçuyor kelebeğim
Çiçeğim olmasa da...
Deryalarda yüzüyor gibiyim
..
Sorsalar aşksız hayat olurmu
Aşka doymak, onsuz hayat olurmu
Dokunmakmı, hissetmekmi, yaşamadan olurmu
Ne olursa olsun ama hayat sensiz olurmu
Susamakmı, aç kalmakmı ikiside olurmu
Yağmurmu, selmi doğa susuz olurmu
..
Bugün birbaşka coşku dolu içim...
Gökyüzü daha berrak
Daha mavi...
Güneş daha başka aydınlatıyor
Heryeri hepimizi...
Tarladaki sarı çiçek...papatya....
Kucaklıyor uğur böceğini
..
bir goyuzu var
altinda biz
guller açmaya devam ediyor sessiz
dag basinda uçan kelebek
agaçta vizildayan bocek
bulutlar oldugunca sessiz
nerede kaldi o sevgili gulucuk
..
Düşündüm İstanbul’u
Anlatmak istedim onu
Bilmem nereden başlamalı
Bu şehri nasıl anlatmalı
Kolay değil onu anlatmak
Bu satırlara sığdırmak
Koca bir tarihi yansıtmak
..
Biter bir gün bu duygular
Bu şarkılar
bir gün biter..
Bir başka manada başlar her şey..
Çünkü doğa her yeni günde
Hep yeni şeyler ister
..
içime vuruyor yine düşün gücü
mavi bir gökyüzü
....mavi bir deniz
kimsesizim kimsesiz adasında
yeşil mi yeşil
bakir mi bakir doğa
rüzgar okşuyor tenimi
..
Ne varsa alacaklar elbet
Şinasi Tasvir-i Efkar gazetesini çıkardığı
Dipdiri ne varsa
Hatta milyonlarca gözyaşından
Çiçeğe durup bulvarlarda
Çağdaş bir gelin yürüyüşünde
Çatlanmış bir tohumu anımsatan.
..
Bir bahar şarkısı
Bile olamadım,
Bağıramadım,duyuramadım,sadece ağladım
Bir arının,bir karıncanın
Hatta bir elmanın bilgeliğinde
bile olamadım.
Doğa kadar duygulu ve onun kadar dingin olamadım
..
Gözü kapalı ölüme gitmek
Hep geri dönülen kadın
İlik, kan, ter, gözyaşı
Hem de sevinç, heyecan, keyif
Kelimeler kifayetsiz
Celladın kurtuluşu
Masumun ölümü
..
Kristaller kırılır
Üzerlerine çekiçle vurulduğunda
Cam dayanıksızdır darbelere karşı
Saydam ve kırılgandır her can
Cam gibi, kristal gibidir yaşam
Dayanıksızdır, dayanıksız olan her şey gibi
Darbelere açık bir dark tahtası gibi
..
Yine erik mevsimi geldi
Yemyeşil,sulu sulu
Kütür, kütür papaz eriği, can erik
Ne güzel.
Sarhoş ediyor beni tek kadeh bile içmeden
Soludukça havayı
..
Aşk okyanustur
Keşfedilecek bir sonsuzluktur
Aşk sudur
Gerektiğinde insanı ölümüne kurutur
Aşk ölümdür
..
Yedi tepeli şehrime gerdanlık oluyor güneş
Kuş cıvıltıları eşlik ediyor rüzgâra
Hafif nemli çimenler bahara boğuyor ortalığı
Meltemin ezgili sesine tempo tutuyor
Yaprakların eşsiz hışırtıları..
Koyu mavi gökyüzü güneşin kızılıyla cilveleşiyor
Yüzlerde hafif gülümsemeye dönüşüyor
..
Bir gariptir kuşun ötüşü
Avcının tüfek tutuşu
İkiside zevk alır eylemlerinden
Birisi doğa sevgi karışımı neşe yansıtır
Öteki
Kan
Akıtır
..