Çırılçıplak dallar
Dökülmüş yapraklar
Kuşlar uçup gitmiş
Susmuş bütün şarkılar
Ve sararmış doğa
Mavi göğün altında
Yapayalnız bir adam şimdi
..
Sabahları kuşlar seni çağırır
Kalkmaz isen avaz avaz bağırır
Mahmur uyanırsın uykun dağılır
Günler güzel başlar Sarımsaklı'da
Dışarı çıkarsın mis gibi hava
Seni dinlendirir yemyeşil doğa
..
Bakardım ufuklara hep
Umutsuz bir arayışla
Ve sorardım dağlara
Gerçek sevgi nerede
Ala şafak çizmezdi sevgiyi
Dağlar cevap bulamazdı soruma
..
Kınalı, Tekir, Pako
Pamuk, Nazlı, Karabaş
Biraz sevgi görünce
Hem dosttur hem arkadaş
Sakın hayvan demeyin
Bir isimle seslenin
..
Toprağında gizli senin hazinen
Beynini kullanıp işlesen onu
Kabarsın şu göğsün açılsın sinen
Değişmeli artık sesinin tonu
Tutasın bir ayna yerin altına
Elin gördüğünü sende göresin
..
Her yerde bir bahar coşkusu
Kuşların cıvıl cıvıl sesleri
Ağaçların çiçek açması
İnsanların ekmek kavgasına koşturması
İşte doğa kanunu mevlam
Hepsini ayrı güzellikte yaratmış
..
Yeryüzü çok kasvetli ve nemli
Gök patlayacak bomba misali
Suya ne de çok hasret toprak
Gürledi gökyüzü çaktı şimşek
Yerde ve gökte belirdi toz bulutu
Ardından da geldi, yağmur bulutu
..
Farklı dil, din ve ırkta insanı ağırladın,
Saltanatlar devirdin sen yine yıkılmadın,
Tarihte ihtişamın, akıllarda sen kaldın,
Fatih’in sevgilisi nazlı şehir İstanbul.
Asya ile Avrupa iki küskün kardeşti,
El verdin, köprü oldun medeniyet birleşti,
..
Güzel yurdumun yeşili
Tarih kokuyor her yeri
Livapaşa, Etnoğrafya
Yiğit yeri Kastamonu
Doğa, denizin iç-içe
Martı döndürüyor CİDE! ..
..
Öyle öfkeli ki doğa,
azgın bir boğa gibi
katıyor herkesi önüne...
Bakmaksızın kimin kirlettiğine
temizleme peşinde namusunu...
Eden de suçlu,
seyreden de suskun puskun
..
nefesini ver yaşama
ıslat dudaklarını kızıla çevir
gökyüzü olsun dudakların,
yanan dudaklarım olsun
dudaklarında
çıkar elbiselerini
..
Dört bölümlü zaman yumağı
döndükçe dünya çözülür usul usul
yüzyıllar boyu durmadan
görünmeyen eller dokur nakış nakış
sonsuzluğun usta sanatçısıdır doğa
yaprak yeşilinde kuş cıvıltısında
..
samanyolu çıkmazı kalabalığım süt beyazı kanatlarında özgürlük arayışlarının
kendime özgü kaçışlarımda müziğim oluyorsun bitmezim çocuksu salıncağım ıslanmışlığım huysuz aldırmaz
sahne kapandı şarkılar bize küs latin bakışlım
dünyayı sarar aymazlığı göksel güncemin şaşkınlıksız
kelime oyunudur hayat şarkılara inat oyunun kuralı bu heyhat kırkikindi yağmurlarına kaldıysa işimiz
yüzyılım oluyorsun dahasına yetmez gücüm direnci anlayışımın
doğa sana uyanmış ben senin üzerine söylenmiş sözüm
..
Son Hali D-U-M-A-N
Başları dik ba-şak-lar
Rengi yeşil ba-şak-lar
Toprağa kök salarken, nede güzel olurlar
Su içerler kana kana
Salınırlar dans ederler
..
ve
tarih öncesi çağlar kapandı
yeni tarih seninle başladı
tüm zamansızlıkları ve karanlıkları aşarak
güneş doğdu gülüşünle güne
ısındı yeryüzü kollarında
yeşerdi doğa sevginle
..
Çocuk gülüşleriyle dolu bir parkta çılgınca sallanan küçük kıza
Gülüşünle şenleniyor doğa
insanın
Koşası geliyor içinden yaşamın gerisin geriye
Sonra
'Okul yolu düz gider
Çocuklar bayram eder '
..
Bu gün güneş senin için parlasın,
Kıskansın bütün doğa seni,
Tüm çiçekler en güzel kokularını
Yaysın senin için.
Ve biz;
Beraber olacağımız güne
..
Gün doğmadan kalktım
Daha karanlıktı doga
Sabah olacak,
Günü seyredeyim diye bekledim,
Karanlıkta baktım penceremden bahçeme,
Kırmızı goncalarımı karanlıkta gördüm siyahtılar.
Hiç yakıştıramadım siyahı onlara
..
hatıra defterinde unutulmuş gül kurusu
canının istediği yerde bulabildiğin yıldız düşmüşlüğü ben
üstünü çizdiğim dizelerimde kaybolan hangimizdik
bilmecelerde seyreden bir yanı vardı özgürlüğümüzün
orman uğultusu büyülerdi gözlerimizin şaşmışlığını
bir nehir yatağında büyürse nasıl
anlardık taşkınlığı içilmemiş gözyaşlarında yanık hava
..
Gözünün alabildiği kadar yeşil her yer
Sarı pıtırcık çiçekleri sarmış her yeri
Aralarda kırmızı rengiyle rüzgarda salınan gelincik çiçekleri
Kenarda akan mavi dere
Bütünleşmiş doğa ile birlikte
Yavru bir kuzu süt emmekte anasından
Hoplayıp zıplayan yavru kediler
..