İlkbaharda coşar şu kuru toprak,
Uyanan tabiat dillenir gider.
Tomurcuk gelişir açılır yaprak,
Özüne su yürür dallanır gider.
2
Gülistana döner yemyeşil dağlar,
Meyve ile yüklü bahçeler bağlar,
Gözeden fışkırır suları çağlar,
Can verir doğaya kollanır gider.
3
Ne kadar muhteşem çamlar çınarlar,
Irmaklar, dereler, coşar pınarlar,
Armutlar, üzümler, incirler, narlar,
Zamanı gelince ballanır gider.
4
Selviler altında yaşarız yazı,
Eğlenir, güleriz çalarız sazı,
Her fidan doğanın oğluyla kızı,
Rüzgârlar estikçe sallanır gider.
5
Orman tabiatın, temel süsüdür;
Bir ateş düşerse, ölüm yasıdır.
Toprak ana onun altın tasıdır,
Mevsimler geçtikçe yıllanır gider.
6
Bu güzel ağaçlar doğanın tacı;
Kokular saçıyor kardeşle, bacı.
Yakma, kesme yazık gel lütfen acı;
Gökyüzüne doğru yollanır gider.
7
Binlerce canlı var, yakmayın sakın;
Rabbin harikası ibretle bakın;
Sevimli hayvanlar, cana çok yakın.
Her sene yeniden bollanır gider.
8
Bülbüller dallarda ötüşür durur.
Âşıklar altında atışır durur,
Hayreti, yüreğin tutuşur durur,
Tebessüm ederken allanır gider.
Kazim Özgür 11/Mayıs/2010
Kayıt Tarihi : 11.5.2010 13:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!