Yeni dokunmuş eski desenli bir halının üzerinde
Pislikler yapışır topak topak pantolonuma
Biz eskiyi yad ederiz yeni biçimlerde
Doğ ey güneş doğ ısıt bizi bu yakışır sana
Kırık camları mescitler var yad olan eskilerde
Yeni dokunmuş eski desenli bir halının üzerinde
Çok isteseler de alınlarının olmadığı
Ve beş adam var ayık olup olmadıkları
Ya da adamlar olup olmadıkları
Bilinmeyen ya da bilinen mi bilmem
Biri benim biri dostum diğerleri de dostlarımız
Kılınmayan bir namazın vakti geçti
Ne uyuduk ne uyandık doğurduk güneşi
Güneşi doğurduk doğurmasına da
Da'sı var bre önünde koskoca dağ
Önce ipler gerildi sonra çekildi
İncelmedi hiçbiri ki nerden kopa
Doğ ey güneş doğ ısıt bizi bu yakışır sana
Ve iki arkadaş kırık camlardan dışarısı soğuk
İçinde ısınmak için seccadelere bürünük
Beş adamlar var bir mescitten
Ve iki arkadaş uzaklaşıp işerler doğuya
Soğuk vurdu işemek ne tatlı ve batıya
Siz uyuyun kadınların eteklerine ve başörtülerine
Alın o seccadeleri altınıza değil üzerinize
Ne yetmedi mi sarılın o halde birbirinize
Ben güneşi doğurayım da camdaki kırığı
Sabah güneşi alın farkedin gündüz gözüyle
Doğ ey güneş doğ ısıt bizi bu yakışır sana
Dağlar ardından binlerce doğdu
Eskiler hep yad olundu
Ve ben evime dönecem
Ve pantolonum yıkanacak
Kayıt Tarihi : 31.8.2013 14:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!