Doce, doce, acquire scientiam
Kendini her platformda ilericiyim diye tanıtan, inanmıyorum, ama saygı duyuyorum diye inanan metafizikçi düzenbazlar, sahtekarlar bir iki beğeni için kıvıran zatlar, değil ne zamam doğduğunu hakkından hiç bir bilgin olmadığı halde bilgiçlik taslayan ukalalar, elin adamının ne zaman ve nerede doğduğunu nasıl biliyorsunuz?
Hepiniz sahtekarsınız!
Daha çoçuklarının doğum gününü bile nüfusa doğru dürüst kayıt etmeyen, hepimizin, buna bende dahil hep 01.01 gibi uydurma bir günü sallayan bir toplumun cahil bireyleri bilmem uçkur düşkünü birisinin doğum gününü kutluyorlar sahtekarca! Bana çiçek aşısını bulanın, kızamık aşısını veya başka bir bilim insanının doğum gününü söylerseniz, Diesel’in kim olduğunu ve hangi bilimsel hizmette bulunduğunu anlatırsanız, size kim olduğunuzu kesinlikle söylerim.
Bütün inançlar korkudan ve hastalıklardan ortaya çıkmıştır. Dünya da en çok epileptic hastalıklar sıcak ülkelerde olur. Aşırı sıcaklar i. dinine inanan herkesin beyininde arıza yaratmıştır. Siz bu kadar dine ve onun uydurma hikayelerine kafa yoracağınıza; felsefe, fizik, kimya, matematik, sosyal bilimler, tıp, etnoloji, psikoloji, sosyoloji, etnoloji, pedagoji, ekonomi ve tarım gibi bilimlerle uğraşın. Uğraşın ki, en azından sizden sonra ki nesilleriniz sizin gibi gerizekalı olarak yaşamaya devam etmesinler!
Nerede felsefe varsa orada bilim, sorgulama, düşüncenin mantığını materialist ölçülerle göre sorgulma sanatıda kendiliğinden gelişir. İlim de, mış, miş, mışlar, mişler uydurmasyon (psoydo) olarak adlandırılır. Cahiller Sudi Arabistan’a, mollalar Irana diyeceğim, ama İran yakında bizden daha ilerilere gidecek, çünkü dinin ve dini rejimin İran halkına hiç bir faydasının olmadığını tarih bize kanıtlamıştır.
Bir toplumda kitap okuma oranı yüzde dörtse, haftada bir defa uyduruk yandaş bir basının gazetesini bile okumayan, görsellerle idare eden, kulaktan dolma, bol salça, yanda biraz kalça, git sallaya sallaya, akşam dizil koltuğa, dizi bakarak başla çekirdek çıtlatmaya, aaa bu kitap çok kalın, iki sayfa okusam uykum geliyor vallaaa, gözlerim dayanmıyor, … ve sairelerle zaman öldüren, bilmem hangi dizinin kadın veya erkek artistin birbirlerini ayartarak cinselliği ve tüketimi körükleyen dizileriyle vakit geçiren, geçirirken biribirini de düzleyen sevgili halkım, önce kendi doğum gününü öğren lütfen, fi tarihinde bilmem hangi çölde yaşamış, yaşamı kan akıtmakla geçmiş ve senin soyunu da kılıçla döndürerek bu günki zavallı duruma sokmuş birisinin ne zaman doğduğu sana çok mu lazım.
Bir doların 16 bin ytl olduğunu ve sana faşist sistemin nasıl bir zorbalıkla saldırdığını, elektriğini, suyunu, her gün üzerine bindirdiği vergi zamlarıyla sana kakalayan, kiranı, suyunu, mutfak masrafını nasil ödeyeceğini sormayan, seni açlığa mahkum eden, kendileri korkudan zırhlı araçlarla ve 300 bin korumayla gezen, seni aclık sınırının içinde 3.500 – 4.000 ytl’le maaşla nasıl geçineceğini düşünmeyen, işini bilen, seni bakara, makara, makarna ve talanla yolan, … Bu aziz Cuma günü diyerek, salıyı ve çarşmaba gününü kutsal olarak görmeyen, şu sümbül günü, bu sevgili günü, bayram günü, seyran günü diyerek seni manipüle eden, sana nasıl kayıldığını ve kıyıldığını düşün benim değerli halkım.
Öğren, öğret, bilgi edin!
Non serviam religioni!
Saygılar!
Pedagog Hasan Hüseyin Arslan - Oslo - 03.02.2022
Kayıt Tarihi : 3.4.2022 23:36:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!