Diyar Diyar Anadolu Şiiri - Turan Işık H ...

Gönül bahçesinde açan çiçekle
Bir uçtan bir uca dolaşam dedim.
Hürriyet aşığı bembeyaz renkle
İlimden ilime dolaşam dedim.

Adım attım toprağına kurbanım
Sulamıştı bunca yıllar al kanım
Senin için seveninle cananım
Durmadan bir yerde dolaşam dedim.

Çıktım yol, serhatlerden önce Kars
Dar gelirken Yavuz’uma “ küçük arz”
Geçit vermez dağların aşıp biraz
Yol alıpta Van’a ulaşam dedim.

Ağrı yüce, Ağrı ulu, Ağrıyla
Kucak açmış Türk’e açık bağrıyla
Ova sanki miskü-amber bağıyla
Iğdır’dan Tahir’e ulaşam dedim.

Tahir karlı, Tahir buzlu, Tahir zor
Geçit vermez yazı bile hayli zor
Ümitsizlik yoktur onda, gelip gör
Erzurum’da kışa alışam dedim.

Bir iç deniz gölü güzel Van’ımın
Malazgirt’tir döküldüğü kanımın
Anadolu oluşu vatanımın
Alpaslan’la yurda kavuşam dedim.

İnip ordan Pülümür’le, Harput’a
Tatlı yiyip, pestille, beyaz duta
Rağbet etme eşkiyayla, hayduta
Dağlardan, dağlara dolaşam dedim.

Gerçek yolu çok zor imiş Muş’umun
Gidip gelmez değil, o yokuşumun
Orda dinle düğünümün, toyumun
Halay tutup, bara kavuşam dedim.

Baş Barı’yla Erzurum’dan, Erzincan
Gök Merdrese geçmişe akan zaman
Sivas, Yozgat atamızdan armağan,
Kalkıp ordan yollara düşem dedim.

Kıyı boyu inci gibi dizilmiş
Artvin, Rize güzel gözlü gelinmiş
Zigana’da dağın bağrı delinmiş
Aşıp diyarlara ulaşam dedim.

Giresun’dan, Gümüşhane düzlüğü
Samsun yiğitliğin doğru sözlüğü
Fındık Ordu için varın özlüğü
Kalkıp Çayeli’ne ulaşam dedim.

Fatih alıp Trabzon’u bizlere
Çarşamba’da tütün dolu düzlere
Amasya’da elma renkli yüzlere
Bakıp tatlı, tatlı konuşam dedim.

İşte Tokat, işte Zile, işte yar
Bitlis, Bingöl evler boyu beyaz kar
Burcu, burcu koku ile çiçek var
Dağlarında renge karışam dedim.

Fışkır yerden Raman, Batman gaz ile
Urfa ünlü, türkü ile söz ile
Antep acı köfte ile naz ile
Sevgiyle size ulaşam dedim.

Mardin Dağı duman olur her kışın
Dondurması bal gibidir Maraş’ın
Antep, Urfa Kahramanlık Savaşın
Köprüde Şahin’e yetişem dedim.

Doyum olmaz kayısının tadına
Yakışırken Malatya’nın adına
Antakya’da Türklüğün o şanına
Hürriyete burda kavuşam dedim.

Diyarbakır her tarafı bir kapı
“Git bak derler, acep o yar ne yapi”
Ceylanpınar, Mardin sınır Silopi
Hasretle sınırda dolaşam dedim.

Siirt ile Hakkari’ de komşuluk
Bir yudum su dudaklarda mutluluk
Bir gün akarsa sular oluk, oluk
Harran boyu bağın dolaşam dedim.

Çukurova, Adana’dan pamuğa
Kayseri’nin ulu yüce dağına
Erciyes’ten, Talas bahçe bağına
Gül ile Sinan’a ulaşam dedim.

Adı yaman, gerçek Adıyaman’ın
Taştan ordu, Ürgüp peribacanın
Nevşehir’den, Kırşehir’le, Kaman’ın
Arasında her gün dolaşam dedim.

Külek Boğazı’yla aşıp Toros’ tan
Mersin’le, Silifke o güzel Mut’tan
Yavru Vatan’ıma kalkıp da yurttan
Girne’ye kadar ulaşam dedim.

Yörüklerle çıkıp yaz yaylasına
Isparta’da girip gül tarlasına
Son verip de artık gönül pasına
Cevherden, cevhere karışam dedim.

Denizle kıyılar vermiş el ele
İsmin olmuş bil ki destan dillere
Antalya, Manavgat şelalelerle
Varıpta gönülden kavuşam dedim.

Eylenip Burdur’un gölünde biraz
Muğla, Manisa’da gönlümce bir yaz
Konya’ da Mevlana huzurunda haz.
Duyupta huzura kavuşam dedim.

Aydın, Denizli’yle, Bursa Ovası
Kütahya çininin ana yuvası
İzmir’de, Uşak’ta Zeybek Havası
Duyupda oyuna karışam dedim.

Eskişehir Lületaşı değerin
Balıkesir şeker yurdu her yerin
Marmara’da sönmeyen bir fenerin
Yoluyla denize ulaşam dedim.

Çanakkale, kale gibi her taşın
Dimdik durur dünyada senin başın
Boğazda da Türk’ün eşsiz savaşın
Türküsünü senle konuşam dedim.

Şifa yurdu Afyon ili insana
Tunceli’de karla, duman, borana
Elazığ’ ım dinmeyen her yarana
Merhem olup, sana karışam dedim.

Söğüt, Domaniç’te “Devlet Temeli”
Sakarya’ da kırıp Yunan Emeli
Bilecik’ le, Bolu, has Kocaeli
Yoluyla tarihe karışam dedim.

Zonguldak’ta kömür, Ereğli demir
İstanbul yüzyıllar vermiştir “emir”
Sinop, Tosya pirinç, kenevir
Tarlaların biraz dolaşam dedim.

Selimiye, Edirne’nin kubbesi
Kırklareli Türklüğün sınır sesi
Tekirdağ’da İstanbul’un neşesi
Duyupta gönlümce dolaşam dedim.

Kalbim atar Ankara’da her zaman
Çankırı’yla, Çorum geçmişten bir an
Niğde Tuz Gölü’yle, tuzuyla yaman
Gönülden her ile ulaşam dedim.

Dolaşırken adım, adım yurdumu
Gönlüm neşe, kalbime haz doldu mu?
Bin yılık vatanım ANADOLUMU
Baş açık yalınayak dolaşam dedim.