Bayram gelir bir köşede eyleşir
Kendiceği kendisiyle dertleşir
Biri selâm versin diye bekleşir
El pençe divânda durur divâne.
Düğün dernek toylar kurulur her gün
Hoşsohbette hatır sorulur her gün
Divânede yaylar gerilir her gün
Sokaklarda çulu sürür divâne.
Günler günü kovalarken ömürden
Dolu çarpar kaçariken yağmurdan
Yaratıldık balçık denen çamurdan
Aslında gerçeği görür divâne.
Zevk-ü sefâ insanlığı çıldırtır
Hevâ heves akılları aldırtır
Ölüm gözlerdeki tülü kaldırır
Hâk bildiği yolda yürür divane.
Kapısına kilit vuran dostları
Arzuhâlin bilmez bazı üstleri
Nedir divânede bilmem kastları
Mâlum bir mezârda çürür divâne
Silkinip uykudan aslına erip
Aklıyla fikriyle el ele verip
Erlik meclisinde kendine gelip
Hakîkâti yüze vurur divâne
Cevr-i mâh mihmândır sözüm zamâne
Devr-i şâh Rahmândır közüm yamâne
Sezâî tamamdır sazım divâne
Mızrâbı tellerle yorar divane.
Kayıt Tarihi : 4.2.2020 13:37:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Sezai Efiloğlu 2](https://www.antoloji.com/i/siir/2020/02/04/divane-92.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!