Dinleyin ağalar bir söz edeyim
Bir güzel beni dilinen kandırdı
Söz verdi de geri döndü sözünden
Kötüleri üstümüze güldürdü
Devşir hey sevdiğim simlerin kuşan
Deli olur senin sevdana düşen
Bir ayak sesi duymayayım
Kapıya koşuyorum
Gelen sen misin diye
Bir siyah saç görmeyeyim
Yüreğim burkuluyor
Ağlamaklı oluyorum
Devamını Oku
Kapıya koşuyorum
Gelen sen misin diye
Bir siyah saç görmeyeyim
Yüreğim burkuluyor
Ağlamaklı oluyorum
O/NUR/dan
O lmaz olasıca söylenmez adı
N eler neler etti bana o cadı
U ğrunda ölürken nasıl harcadı
R üsva etti sırrım ele bildirdi
Onur BİLGE
Ozanımızı rahmetle anıyorum. Günün şiiri olmayı hak eden güzel şiir.
Dadaloğlu Araştırmam
Dadaloğlu benim en çok araştırma yaptığım ozanlardan biridir , zira Kayserinin Pınarbaşı ilçesinde iki yıldan fazla görevim dolayısıyla kaldığım sürece, hemen ,hemen görevimin dışındaki tüm zaman bu araştırmaya ayırdım bunun iki nedeni var.
ilki Dadaloğlu Padişaha karşı ilk isyan şiir okuyan yazan ozandır.
ikinci ise ölümü hakkında Dadaloğlu şiirimde bunu arz ettim . Dadaloğlu gelmiş geçiş ozanların içinde en yiğit olanıdır yani Köroğlundan daha yiğit bir ozandır , Kayseri Tomarza nın Dadaloğlu kasabasındaki bir nine ile üç gün görüştüm o nine Dadaloğlu nun şiirlerini okuyan bir nine olması , yaklaşık 90 yaşında o zaman yani 2006 yılında Dadaloğlu nun Hamidiye alayları tarafından öldürüldüğünü ilk o nine söyledi , mezarını bile bilmiyorlar, düşünün bu kadar yakın bir tarihte yaşamış bir ozanın neden doğumu ölümü bilinmiyor Ozanımızı saygıyla anıyorum şiirlerine saygı duyuyorum ,zamanın yiğitlerinden bir ozandır Bozok yaylasında en çok ün salan ozanımızdır.
Dadaloğlu hakkındaki araştırmamın tamamı özetliyorum şöyle ; Dadaloğlu ; Osmanlı arşivleri ve ayrıca dilden dile gelen şiirleri ve yaşamı Padişaha karşı ilk karşı çıkan ozandır bunu şiirlerinde yazmıştır söylemiştir (Ferman Padişahın dağlar bizimdir ) Dadaloğlu Osmanlıya göre dağlarda gezen bir eşkıya ,dağa kadın kaldıran ,yol kesen , köyleri basan Osmanlı devletine karşı baş kaldırmış bir eşkıya . İşin özü böyle değil . Dadaloğlu Avşar Türkmenlerinden Avşar yiğidi ;
düğünlerde, derneklerde, yayla göçlerinde bayramlar da, saz çalan türkü söyleyen, şiir okuyan aynı zamanda sözü dinlenen evli çocukları olan , şimdiki Tomorza nın yeni adıyla Dadaloğlu kasabasında yaşayan bir zamanın aydın ozanlarından biridir . Osmanlı kayıtlarına göre ; eşkıya, haydut, soyguncu filan değil . Dadaloğlu Osmanlıya niçin başkaldırmış bu konuyu da araştırdım. Bu gün ismine Uzun yayla dedikleri alana Dadaloğlu ve avşar göçerleri yazlık olarak Uzun Yaylaya göçer geniş otlukları ve ortasından gecen zamandı ırmağının bir kolu var , güzün ise geri döner , yani şimdiki Dadaloğlu kasabasına , aşiretin işleri tarım ,hayvancılık ve at yetiştiriciliği iken Osmanlı devleti bir karar alıyor.
Uzun Yaylanın Doğusunu tamamen Rusya dan göçle gelen Çerkezlere tahsis ediliyor o zaman 48 köy 20 mezra kuruluyor bu Uzun yaylanın neredeyse yarısı kadar bir ucundan bir ucuna 80 km bir alana , haliyle bu alanı kullanan Avşarlar itiraz ediyor ve olaylar Dadaloğlu Önderliğinde başlıyor ( Yurdumuzu Çerkezlere verdiler ) (Ferman Padişahın Dağlar Bizimdir ) mısraları bundandır . İşte kısaca Dadaloğlu isyanları dedikleri gerçekler burada başlıyor. Osmanlı bu isyanları bastıramıyor ve Osmanlı devleti Özellikle Güneydoğuda Hamidiye alayları dedikleri bir yapılanmaya gidiyor. Nedir bu yapılanma . doğudaki aşiret ağaları kendi adamlarıyla alay düzeyinde silahlı birlikler kuruyor ve bu birlikler yani Hamidiye alayları doğudan saldırıya geçiyorlar. Uzun yayla ve Bozok yaylasındaki tüm Avşar isyancılarının köylerini yaylalarını mezralarını basıyor. Bu saldırı sırasında Dadaloğlu ailesi ve aşireti şimdiki Kayseri Pınarbaşı İlçesi Malatya yolu üzerinde Oluk kaya Köyü içinde o zaman ki Oluk kaya obasında yayla mevsiminde yani yazlıkta bulunuyordu
İki Hamidiye alayının saldırısına uğrayan Oluk kaya obasında herkesi öldürüyorlar o an burada bulunan Dadaloğlu ve ailesi herkes öldürülüyor Obadaki her şey hayvanlar ile dalan ediliyor. bu isyanı bastırma olayı sırasında Dadaloğlu ve çocukları ve aşiretinin tamamı öldürülmüş oluyor.
Bu vahşet Osmanlı kayıtlarında hiç geçmiyor baskın yaban gerçek kayıtları ile birlikte Şimdiki adı Pınarbaşı İlçesi Malatya Yolu üzerinde oluk kaya köyü o zaman Avşarların içinde Dadaloğlu ve aşiretinin de bulunduğu Oluk kaya obasında hepsi öldürülüyor bilgisi yani hamidiye alaylarının resmi yönü o devirde hiç yok. Bu yaşanan acılar dilden dile nesiller ; dedeler torunlarına, anlatılarak bu güne geliniyor .
Dadaloğlu nun şiirleri yazılıdır ve hale osmanlı arşivlerinde mevcuttur ve yasaklanmıştır bu gün söylenen ve yazılı hale getirilen Dadaloğlu şiirleri dilden dile gelen şiirlerdir. Dadaloğlu okur yazar bir ozandır ailesinden kimse sağ bırakılmadı , Dadaloğlu nun bir tek o yeğeni şimdiki Ören şehir köyünde hayvan otlama da olduğu nedeniyle yani bulunması dolayısı ile sağ kalmış. Dadaloğlu nun ablasının oğludur daha sonra bu yeğen araştırmasını konusunda uğraşmama rağmen bir sonuç alamadım. Nedeni ise öldürülmemesi için ismini değiştirdiği rivayeti var. Dadaloğlu hakkındaki araştırmam ile ilgili daha çok bilgi var. Bu bilgiler bir birleriyle çelişmiyor buraya yazdığım özettir . 40 yıllık anılarımı okumaya devam ediyorum Dadaloğlu konusunda yaptığım araştırmam ve topladığım bilgileri zamanla paylaşacağım. Dadaloğlu nu rahmetle saygıyla anıyorum . 22.09.2022
İbrahim Kurt
Antalya-Melekler çiftliği
Rahmetle saygıyla anıyorum
Bozok yaylasında kuzu kurt vurmuş
Mezarından Dadaloğlu kalk hele
Yüksellerde haşereler yurt kurmuş
Dağı taşı Dadaloğlu yak hele
Puşt oğlu puştluklar evirdi beni
Çökertti pusuya cevirdi beni
Sahtekar hileyle devirdi beni
Namertliğe Dadaloğlu bak hele
Yiğidi vurdular Akören handa
Gövdesi bir yanda başı bir yanda
Dağlara karanlık çöktüğü anda
Şimşek gibi Dadaloğlu çak hele
Eşkıya beklemez yarın sabahı
Yerlerde sürünür mazlumun ahı
Kahpeler kuşattı yaktı dergahı
Filintanı Dadaloğlu tak hele
Sis pus oldu yağmur çöktü havaya
Hakimler savcılar bakmaz davaya
Bir başıma tutuştuğum kavgaya
Erciyes ten Dadaloğlu ak hele
İbrahim Kurt
Antalya-Melekler çiftliği----ŞİİR BANA AİTTİR
Az kendisini sıksa
Bedenim sanki baş ile kafasız
Geçti ahir ömrüm zevk ve sefasız
Başkasına gönlü verdi vefasız
Sarartarak şu gül benzi soldurdu
Kim sörse bu beni mendil sunardı
Gözlerim akar su çeşme pınardı
Bakarım şu kaçan merkebin ardı
Çeşminin siyahı bağrım deldirdi
Zırnık nispet para geçmez zimmete
Muhtacım himaye ile himmete
Genç yaşımda beni gören ümmete
Yaşarken cenaze namaz kıldırdı..
Şeklinde devam edeblirmişti..
Yaşadığı devrin şeri yasalarınca eyleme geçirmek istediği fiil zina hükmünde olsa da..
Manita kendisini istemeyip
Daha ehven şartlarda matah biri yönünde tercih kullanınca
Platonik olarak uzaktan uzağa sevdiği manitaya
Yanlış yaptığını belirtip
Kendisini dinleyen ağalara beylere
Güzel sevmede zahit müşkülü var ise bizden sormalı
İdi
Bizim ol fende dahi çok tatkik itkanımız vardır makamında
Beyitler gazel okuyor..
Düşüncesi icra aşamasına geçmediği için kendini affettiriyor
Kalktı göç eyledi Avşar illeri
Ağır ağır giden eller bizimdir
Arap atlar yakın eder ırağı
Yüce dağdan aşan yollar bizimdir
Belimizde kılıncımız kirmani
Taşı deler mızrağının temreni
Hakkımızda devlet vermiş fermanı
Ferman padişahınsa dağlar bizimdir..
Dizeleri imza atmış
Sinei millet taht kurmuş
Som altın şairimizdir
Başka şiir yazması gerekmez..
Burda yalamayı meslek edinmiş
Dilleri sarı kahverengi renkte yorumcular
Plak çıkaracak
Demo kaseti yayınlayıp
Şiir kitap bastıracak
Gevşekler yine haklı öıktı
Mükemmel
Enfes olmuş
Tebrik seçkisel kurul
Müteşekkiriz..
Jüri neden daima ya da ekseriyetle aşk, meşk şiirlerini ve yazılarını "Günün Şiiri" seçiyor da, ulvi gayeleri ve salih amelleri ve de takvayı muhtevi eserlere ancak binde bir oranında yer veriyor acaba? Bize süfli emelleri içeren şiirlerden ziyade ali emelleri ve salih amelleri içeren, okuyanlara şuur ve mana ziyafeti çeken şiirler lazım hatta, elzemdir. Arzumuz, mana ve İslami şuur ağırlıklı şiirlerin burada daha fazla yer alması ve bizleri bu hususlarda manevi açlıktan bir nebze de olsa kurtarmalarıdır. Çünkü burası bir şiir/şuur ve edebiyat sitesidir.
Saygılarımla.
BİR KISIM YORUMLARA YORUM: Anonimleşmiş ozanlar bilmem kaçıncı yüzyıldan günümüze eserleri ile fikirleriyle, felsefeleriyle ulaşmışlar. Rahmet dilemek onlara sanki çok uymuyor, onlar belki sağlıklarından daha fazla günümüzde, belki daha bilmem kaç sonraki yüzyıllarda yaşıyorlar...
Yerini alan şiir. sayfamıza yakışmış. Koşmaların ustasına rahmet dilerim. saygılarımla. ++
'Sözünde durmayan' güzel, hem kendini hem de aşıkını yakar mı yakar! Dadaloğlu'na rahmetler dilerim. Saygı ve sevgileri 'herkese.' Dostça.(MŞ):
Bu şiir ile ilgili 12 tane yorum bulunmakta