Dinler ve günümüze taşınan süreçler ATATÜRK'ÜN değerini ortaya koyar.
Biz bunun için kendimizi ve doğayı okuyoruz.
İnsanı bu hale bu dinler ve dini kendine alet ederek insan sömürenler getirdi.
"Bizim dinimiz doğadır."
Son peygamberin en büyük yanlışı dini tebliğ ile birlikte devlet başkanı olmayı kabul etmesiydi.
Peygamber öldüğü gün öldü din. Bu kadar kısa ömürlü olmasının tek sebebi iktidarın din ile olan ilişkisidir.
Çünkü dört halife iktidar kavgasına peygamberin cenazesi kalkmadan tutuşmustu.
O gün bugündür bize bu iktidar virüsü bulaştı.
Atatürk temizledi o pisligi.
O büyük dahi hayata gözünü yumduğunda yine hortladı o iktidar ve sömürü din kavgası.
Bugün yaşadığımız zulmün kısa hıkayesi budur.
Peygamderde insandı hata yapardı ve yaptı o din yok şimdi. Böyle olacağını bilmesi gerekmez miydi? Tanrı ona neden bunu yapmasına izin vermiş olabilir sorusunun bir cevabı yok.
İktidar hırsı olmadığını iktidar olarak gösteremezsiniz.
Yaşarken bir başkasını hatta kendine çok yakın olmayan birisini demokrasi ile başa geçirmiş yada geçirememis olmanın faturası çok ağır oldu o kadar düşmana rağmen.
Keşke din sadece tebliğ ile kalsa veya din bir insanla tebliğ edilmeseydi böyle olmazdı.
Dini doğa tebliğ ettiğinde insanlık daha huzurlu olurdu.
Oku diye başlayan bir din bugün sorgulamak günahtır noktasına gelmişse öyle bir dinin kalmadığının bir başka ibretidir.
Biri çıkıp din adına Tanrının görevlendirdiği kişi benim dese bile kimse inanmazdı.
Atatürk bir dogma bırakmadığı için yenilmiyor.
Onun fikrini kimse yenemez. Çünkü insanlığın çıkabileceği son noktayı o çıktı.
Dünyaya insanlar arasından din adına asla biri Tanrı adına huzur getiremez ve getirmemiştir.
Bugüne kadar böyle bir yazı ve eleştiri yapılmış mıdır doğrusu bilmiyorum.
Ben din Tanrı Peygamber ve devlet ile iktidar kodusunda laiklik harici bir çare olmadığını düşünen ve inanan biriyim.
Din ailenin ve her insanın kendi vicdanıdır.
Görülen lüzum üzerinedir.
Önder Karaçay
Önder KaraçayKayıt Tarihi : 30.7.2019 15:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!