.
bugün öğleden sonra;
çok sıcak
sen sıcağı sevmezsin
o yüzden sana
bugün çok soğuk diyeyim
çok soğuk
içim patlayacak
o kadar çok su içtim ki
karnıma vursam patlayacak
ben su'yu seviyorumya
hep su içiyorum
ben bugün hep seni içtim
yemek vakti ;
elemanlar pide yiyelim dediler
dünde pide yemiştik
belki yarında pide yeriz
bizim elemanlar pide manyağı oldular
bende oldum
içim pide dışım pide
sana yer kalmayacak bu gidişle
yemekten sonra;
çay getirdiler
hasta ziyaretine gelenler gibi
ben kolanya istedim
yok dediler
neden yok dedim
çünkü yok dediler
bende kızdım elemanlara
onlar bana kızamadı
ben patronumya
kızamıyorlar bana
ben bir sana kızmıyorum
kızıyorum bazen
belkide çokça
fakat kıyamıyorum sana
şakacıktan kızıyorum belki
yok kesin şakacıktan
ben sana kıyamıyorum çünkü
ben sana kıyamamayıda seviyorum
sen beni seviyormusun bilmiyorum
bilmiyorum belki böylesi iyidir
ben gidip elemanlara kızayım
ses cıkaramıyorlar
geçen yine kızdırdılar
camdan aşağı atarım dedim
at abi can kurban dediler
onlarada kıyamadım
ben seni seviyorum ya
sen yoksun hani
gelmiyorsun
kendimi camdan atasım geliyor
sen olsan beni tutardın
ben kendimi şakacıktan camdan atardım
sen tutardın
tutardın değil mi
hayır deme tut
ben senin beni tutmanı çok istiyorum
çok seviyorumda belki
belki bilmiyorum
ben ölsem
kendimi atıp
beni seversin belki
bilmiyorum
akşama doğru;
ankara çok sıcak su'yum
içim dışım sıcak
ellerim kan ter içinde
atletim kan revan
yüreğim buruk
gözlerim cansız
ben sanki seni çok özlüyorum
çok özlüyorum evet
sen beni özleme
ben seni o kadar çok özlüyorum ki
yeter ikimizide
sen üzülme tek
ben üzülürüm
seninde benimde yerime
ben üzülüyorum
seni göremedim diye
bir resmin varsa
ucunu yakıp yolla
arkasına seni seviyorum yaz
ben okur silerim
kimseler görmez
görmezse bilmezler
bir sen bilirsin
birde ben
biz ne güzel biliriz birbirimizi
bende sana resim yollarım
sıcak şeyler yazarım
seninle simit yemek
yanına beyaz chedar peynir
koca bardakla çay
sıcak ankarada
belki bir kış günü
ne güzel gider
sen gelirsen tabiki
sen gitmezsen
ne güzel gider
hoşcakal saati;
şimdi gidiyorum
gözlerini arıyacağım
sokak sokak
cadde cadde insanlara bakacağım
şehir sıcak
şehir fena
şimdi benzeyecek
herkesler sana
sen gözlerini
bir tek bana sakla
ben gözlerimi sana sakladım
evet sakladım
şiir yazıp kağıda
içine sakladım
sana sakladım gözlerimi
sen yüreğinide bana sakla
bende sana saklarım
birde seni özledim
ben seni hep özledim
sen gelmedin
ben bekledim
hep bekledim
hep bekledim
sen akıyorsun her yanımdan
gece gel beni yıka
kurula sonra
ölüme hazırla
ben sensiz hep ölüyorum
ben öl'düm biliyormusun
biliyorsun
söylemiyorsun
farkındayım herhalde
farkındayım
farkındayım
su yılı / dinlence ve gün sıcağı
Zafer Zengin EtnikaKayıt Tarihi : 16.8.2006 18:17:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Zafer Zengin Etnika](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/08/16/dinlence-ve-gun-sicagi.jpg)
Yüreğinize sağlık...
Sevgi ve saygı ile...
TÜM YORUMLAR (1)