Dinginlik Serbest şiir Şiiri - Fahri Bulut

DİNGİNLİK Serbest şiir

Bilsem ki bir dinginlik,
Huzur bulmaksa ölüm,
Dış kapıda karşılar hoş geldiniz ederim
Aşıkın, maşukuna verebileceği,
En değerli armağan,
Papatya tarlasına yatıp, uyurcasına,
Tut ki düğün ve bayram,
Göçer giderim bu gece alaca şafakla birlik,
Aşksız ve mutsuz yaşadığım dünyadan.
Bölmem tatlı uykunuzu
Haram etmem renkli düşlerinizi,
Bileklerimden keserim kollarımı.
Mor beliklerin kalsın avuçlarımda,
Belek yapar belersiniz kefenimle koynuma.
Erguvanlar açmazlar hazanda,
Kır çiçekleri serperseniz tabutuma,
Demirkazık yol gösterecekler,
Mahşerin dört atlısı taşıyacaklar,
Tabutumu saman yoluna,
Mezar yeri verecek çoban yıldızı.
Kocaman bir çınar altında,
Nazım'a yer yüzünde vermedikleri,
Bir çınar altında ki mezar yerini,
Büyükayı başucumda, Küçükayı ayakucumda,
Ay dede hep dolunay olacak,
Nöbet tutacak yanı başımda,
Akşamdan sabaha, sabahtan akşama,
Sakın ha ağlama!
Gündüzlerde güneşi,
Gecelerde yıldızları söndürürüm,
Bir damla göz yaşlarına,
Hiç kimseyi sevmedim seni sevdiğim kadar,
Sarmadım kollarımı bir ahunun boynuna,
Yatırmadım senden gayrı bir güzeli,
Gündüzleri dizimde, geceleri koynumda,
Kara sevdanla gideceğim bir başıma,
Dünyaya bir daha dönmemek üzere ölüme…
25 TEMMUZ 2006
FAHRİ BULUT RIZAOĞLU

O yıllarda mahlasımı babamdan kaynaklı Rızaoğlu kullanıyordum. İnternet'te aynı mahlasla yazan bir şairi görende Rızazade olarak kullanmaya başladım...