DİNDAR CAHİL
Psikolojisi bozuk beynin yıkatmaktan
Robotlaştı artık başın ritmik sallamaktan
Örümceklendi kafası, farkı yok ahmaktan
Cennetlik kul olma yoluna, yanar cahilim
İşinde,gücünde olanlar, ters gelir cahala
Riyakarlara itaat onur verir ona
Gerçeği bilmeden biat etmenin şanına
Köle gibi hizmeti rütbe sanır cahilim
Kulaktan dolmayla yetinir, Kuran dinler Arapça
Ne anladığını sorsan bakar yüzüne ahmakça
Bilinçsizliği karı sanır,itibarı sakala
Şekilciliği medeniyet bilir aptal cahilim
Sünnete hıyanet diye uzak yenilikten
Öcüden korkar gibi de, korkar laiklikten
Nefsini uzak tutar, her türlü nimetlerden
Yanlışın, doğrunun farkını bilmez cahilim
Anıtı put sayar, demokrasiyi de günah
Çarşafı farz bilir de, türbanı yapar ilah
Fesi islamdan sayar başına yapar külah
Din tüccarlarına sermaye olur cahilim
Apaydın’ım Yaratan’a tapar, kula kul değil
Hakikat suyu içer, batıla vermez meyil
Aklın kullanır hep , Hakk’ın yolunda sefil
Ot gibi gelmiş ot gibi de kurur cahilim
SERMET APAYDIN
Sermet ApaydınKayıt Tarihi : 12.3.2013 11:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hak olan şeylere boyun bükmek ve boynum kıldan incedir demek mü'minliğin ve Müslimliğin şiardır! Sure-i Bakaranın ilk ayetlerine bakarsanız bunların mealini orada görürsünüz!
Örümcek denen o küçük mahluk, Hz. Peygamberi saklandığı mağarada gizleyen iki mübarek mahluktan birisiydi ve gayet sanatkar bir hayvancıktır! Bir mü'minin kafasının içini nasıl gördünüzde bu benzetmeyi yaptınız bilmiyorum ama, Bu benzetmeden o böceklerin memnun olacaklarını bilmenizi istiyorum. Zira onların bidatlerden, batıllardan ve hurafelerden ayıklanıp, yıkanmış o tertemiz beyinlerinde küfrün, şirkin ve de muzahrafat babından bilgilerin girmemesi için nöbet tutmaktan hoşnut olacakları bir vakıadır!
İbadetinde kimin riyakar, kimin muhlis olduğunu ancak kalplerin içini bilen ve Allemu-l guyub olan Allah (cc) bilir! Sizin bu konuda hüküm vrmeniz en büyük cehalettir!
Gerçekler; Kitabın ve ve sahih Hadislerin beyan ettikleridir ve de hepsi akli, ilmi, vicdanidirler! Kim bunların gerçek olmadığını iddia edip te ispat edemiyorsa ki- tarih boyunca hiç kimse ispat edememiş- kendisi gerçeğin ne olduğunu bilmiyor demektir!
Köle, kul, geda; aynı manalarda kullanılır ve bütün beşer (cinler dahil) Allah (cc) ın kullarıdır! Müminlerin farkı; gerçeklere biat edip teslim olması ve Rabbine sadık bir kul olmasıdır! Ötekiler ise; Şeytana uyup Rablerine asi, şaki, ve muteriz olup, Kal-u beladaki kulluk sözlerine hainlik eden lainlerdir ki; gidecekleri yer nar-ı cahim yurdudur1
Kur'anı her dinleyenin arapça bilmesi şart değildir! Zira kur'anın hem meali hem de tefsiri vardır ve piyasada bolca bulunmaktadır! Bunlara ulaşamıyorsa veya almaya parası yoksa, TV lerde her gün bir çok kanal bunların mealleriyle ve tefsirleriyle birliktie seyircilere arz etmektedirler, onlara bakarak da işi öğrenebilir ve bilinçlenebilir!
Mü'min; Komple mü'min ve Müslim olmak mecburiyetindedir! Yani İnancıyla, ameliyle, kıyafetiyle, hareketiyle, toplumsal hayattaki tüm yaşam safhalarıyla hatta zan ve düşünceleriyle de mü'min ve müslim olmak zorundadır! Söylemi mü'mince eylemi kafirce bir mü'min modeli cahil ve gafil bir mü'mincik modelidir!
İslam ve kamil mü'minler, müspet yeniliklerin hiçbirine yaban durmaz! Tam tersine onların öncülüğünü yapar ki; -İslam tarihine ve medeniyetler tarihine azıcık ıttılaı olanlar bu gerçeği çok iyi bilirler! Menfi yenilikler yani bidat olan ahlakta erozyon, dinde yozlaşma, karakterde bozulma manasına gelen ve onlara ahireti unutturacak tarzdaki dünyevileşme hareketleri ise elbette mü'minin güzel atmosferinde yer alamazlar!
Laiklik; Fransa menşeli bir tabir ve idare tarzıdır! İslamın aslında gavur menşeli idare tarzlarına ihtiayacı yoktur! Zira onun getirdiği sistemde hiç bir şey eksik bırakılmamıştır! Biz şu anda devlet yönetimi olan bu tarza kerhen yani bila-mecbur evet diyoruz! Zira insanların ekseri öteki idarenin güzelliğinin ve özelliğinin farıknda değiller! Yaşama geçirilse herkesin memnun oması kesin olmasına rağmen, şimdilik bu söz konusu değil!
Nefsimizi hertülü nimetten (meşru, helal olmak şartıyla) uzak tutmamız söz konusu değildir! Zira nimetler şükür içindir. Onların şükrünü hakkıyla edenler bütün helal nimetlerden tadabilirler! Bütün nimetleren kastınız dinde haram olanlarıda içine alan bir tarifse, biz ondan sonsuza kadar ari ve beriyiz! Zira yaratılan herşey yemek ve içmek için değildir! İneğin sütünü içip sidiğini içmediğimiz gibi veya etini yiyip b...nu yemediğimiz gibi!
Anıt dediğiniz şeyler (putlar, sanemler, tağutlar), eskiden onlara tapıldığı için islamda yasaktır! Çünkü Mazide bir çok milleti hak dinden uzaklaştırıp şirke düşüren onlardır!
Demokrasi; Tarihteki putperest yunanlıların icadı olan bir idare tarzıdır! İslamın ona da ihtiyacı yoktur! Çünkü islam kendi idare tarzını beraberinde getirmiştir! Ama şu andaki mevcut idare tarzlarının içinde ehven-i şer olarak kabul edebileceğimiz bir tarzdır ve bizlerde şimdilik ona kerhen evet diyoruz!
İslamda yani Kur'anda mü'mine hanımların büluğ yaşından sonra tesettüre girip örtünmeleri farzdır ve bu bir çok ayetle sarahata kavuşturlmuştur! Şekil olaraksa; geniş olması ve pastel renkler ihtiva etmesi şartı vardır. Bunun adı devre göre değişsede ölçüleri değişmez.
İlah: sadece ve sadece Allah (cc) tır! Ondan başka ilah yoktur!
Ortada fes diye bir şey yokken böyle bir iddia atmanızdan daha komik bir şey olamaz!
Yaratn Allah (cc) olduğuna göre demek ki ayni İlaha tapıyoruz! O zaman sorun ne kardeşim? Allah (cc) Mü'minin Yapması gerekenleri Yüce Kitabı Kur'anda açık açık beyan etmişken ve de bunları herkesin anlayacağı tarza indirgemek için Hz. Peygamberi görevlendirmişken ve bize düşen de onları okuyup hayata geçirmek iken bu tezatlar bu garabetler nedir arkadaşım? Kitap ortada, sünnet ortada, düstur ortada destur ortada! Herşey ayan beyanken halen lamla cimle uğraşmanın ne manası var?
Akıl denen nimet, kendi başına hakikatı bulamaz! Onun mutlaka yol gösteren hakperest kılavuzlara ihtiyacı vardır ki; Onlar da bahsini ettiğimiz Hz. Kur'an ve Hz. Peygamber (sav) dir vesselam!
TÜM YORUMLAR (1)