Vesile olması sebeptir, teklifi bir tehditti.
Çok ocak söndürdü, cehennem olup gitti.
Yılanın dölü çiyan olurmuş, çok can yaktı.
Nasıl dünya bu, alem-i beşer seyrine baktı.
Hani “bütün Müminler kardeştir” diyordun?
Komşusu açken tok yatanı, kim sanıyordun?
Zaman mı beşeriyet mi değişti, din aynı din.
Düşmanda, düşmanlıkta aynı öfke aynı kin.
Evler saray, mevlitler camilerden kalabalık.
Keramet sofralar mı, veya davetliler mi alık?
Taciz, kapkaç ve ihanet peynir ekmek gibi.
Kaşıklar boş dönüyor, delik tencerenin dibi.
Rızkın peşinde koşanlar aç, hırs rızka engel,
Rızk Allah’tandır, tefekkür et geri dön gel.
Kerameti akılda arama, akıl ki bilime açtır.
Hak dualara mı, dualar Hakka mı muhtaçtır?
Varsa çalacak başka kapı, git o kapıyı çal.
Eğer yoksa, onun kapısında beklemede kal.
Bende değil beden de, toprakla suyun mayası.
Toprak ondan gizler, mahremim onun hayası.
Bedenimle biz, ilk defa ana rahminde tanıştık,
Et tırnak olduk alelacele, ecele kadar anlaştık.
Onun için ölüme dek beraberiz, kabirde ayrılık
Bu ayrılık ne günlük, ne yıllıktır, ne de asırlık.
Bende mi, bedende mi bunca günahların suçu
Ona mı, bana mı değecek mahşerde alev ucu?
Köpek kepeği yemez, kepeği suyla karmalısın.
Önce mayalayıp, sonra da harmanla malısın .
Dinde mi, kendimde midir bu sorunun cevabı?
Günahın suçu değil, ibadetin ve hayrın sevabı.
Cennette cehennemde müşterek, cefa sefada
Resulün şefaatin de, Allah’ın cemalinde fayda
2019
Kayıt Tarihi : 7.4.2019 13:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!