Uyan gözlerim uyan
‘Can’ diyerek açıyorum yüreğimi can ikliminin baharına
Koşulsuz girmiştik yekdiğerimizin diyarına
Elimizde olmadan gülümsemiştik birbirimize
Bir çiçek attım sana, sen bir çiçek açtın bana
Ben dinledim seni, sen masal diye anlat bana bir şiir dedin
Peri cemalini güzellik diye beğendiremem aleme
Elem-i kederim bundan, anlatamıyorum seni kaleme
Reh-i aşkından gayri ben bilmezem ne bi cennet ne bi memleket
İstidadın yoğ mudur senin fevk-i leyladan füzun bi sohbet ve hasret
Topluyorum siyah nurdan can diye yaprak yaprak
o sevgili biliyor ki kullansa rüzgardan bir tarak
hande-i ağyardan ağlar bu gönlüm bilir o yar
gam ve kederden dayadı ruhuma en sivri bir mızrak
her intikam ve kinin içinde gelir gider bir affın
Ben kelimelere basarken kelimeler eziyordu beni,
Zamanı durdurmak için şakağına hedef alıyordum meğer hedefte hep ben durmuşum
Bi ülke, çığlık yok ayyuka çıkan sadece rüzgarlardan daha güçlü olmak isteyen sükut
Geçiyordu geçmekte olan geçiyorduu, dalga dalga gözyaşı dökerek hüzün ülkesindeydim ben
Durduruyordu bir aydınlık böyle eskitilmiş de olsa bir kalbi yeniden
Yerden yere vuruyordu kendini ışık huzmesi ulaşmıştı denizin henüz bilmediği yerlere
Olmaz Mısın
Hicranıma bir âb yanan gönlüme bir sehâb
Karayan leylime afitâb kuruyan çölüme bir serab
Olmaz Mısın
Gam ve kedere sohbet sen semahında kalbime muhabbet
Kelam ile vuslata rağbet sen ocağında cam’ıma nöbet
Sensiz kalan aşk sunar bana kurumuş bir toprak
Sessiz, kalan rüzgar unutmuş kımıldamaz bir yaprak
Bilir misin, sensizlikten de sessizlikten de öte var
İftirak var
Ey canımın baharında tüneyen en gazel bülbül
Sen yaktın çerağ-ı aşkı ben yandım duman duman ne de yakar
Sen çektin o mecruh oku atarken ben eyledim gönül telime onu târ
Sen demleri oldun zamanın ben ise çayhanlığı oldum düşlerimizin mekanı
Sen kadehleri çizdin ben içinde a’kanı
Sen bir saadet zamanı çizdin, ben bir umut yeşerttim zor sensizliğinde asanını,
Sen bastığın yerlerden yollar açtın ben yürüdüğün yerlerden dikenleri topladım hepsini
Ey aşk-ı yâr ne dünya elemindedir ahhımız
Ey vuslat-ı can ne uhra şek’indendir vahhımız
Bilir misin dünyadan da uhradan da öte var
Allah’ımız var
Bazı olur, perdeleri de tutar o kıyl-u kal gibi
Seni seçti bu kalbim kurak topraklara yağmur hayali
Seni seçti bu kalbim hiç görmemiş gözlere rüyalar güzeli
Kaldı dalında baharın son yaprağı son nefesi
Bırak ardında kalsın bu gece lel-i aşk busesi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!