Çiçek açsın gönüllerde
Eller barış barış desin
Gülümseme hep yüzlerde
Diller barış barış desin
Kötülükler uzak olsun
Dünyamıza barış gelsin
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bu dünya bir imtihan dünyasıdır Gülden hanım. Onun için, bu dünyada herkesin aynı fikirde olması ve her konuda müttefik olmak mümkün değildir. Bu Allah'ın bir yasasıdır ve uygulaması da ta Adem atamızla ve onun evlatlarıyla başlamıştır ki, Kabil Habil'i suçsuz yere katletmiştir. Farklı fıtratlarda ve mizaçlarda yaratılan cinler ve insanlar önce tartışmaya sonra da sürtüşmeye, ardından da dövüşmeye başlarlar. Bazıları işi dövüşmeye vardırmadan, anlaşsalar da kahir ekseriyeti mücadeleye devam eder ve kıyamete kadar da edeceklerdir. Burada mühim olan, hak ve hakikatin müdafii olmak ve Allah rızası için sevmek ve de Allah rızası için buğz etmektir. Yani sizin dediğiniz bir ortamın bu dünyada mutlak manada tesis edilmesi mümkün değildir. Bu ancak cennette söz konusu olacaktır.
Hayırlı sınavlar.
Günün Şiiri Diller Barış Desin i ve şairini candan tebrik ederim. Barış kendime istediğim tüm güzelliklerin konu komşuma da istememdir.. bu misali uzatmak mümkün lakin Diller barış desin birçok soruyu cevaplıyor .Barış ve mutluluk dileklerimle.
Güller barış desin.
Seller barış desin.
Yollar barış desin. ******
Diller barış desin de , dilden gönüle insin BARIŞ...
Hep yazıyoruz sevgiyi,güzelliği ,barışı. Öyle bir özlem ki bu, çocuklara ad oluyor sevgi , barış ama ad olarak da kalıyor hep. Beceremiyoruz biz bu işi. Olsun yazamak da güzel. Okuya okuya sökeriz belki bir gün.
Öğreniriz sevgiyi , barış içinde kardeşçe yaşamayı. Belli mi olur, yeter ki ilk taşı sen koy diyelim.
Şair de öyle yapmış her mısrasına koymuş taşı.. Benden bu kadar, gerisi size kalmış demiş.
Kutluyorum güne düşen bu güzel şiiri,canı gönülden.
Nasılda ihtiyacı var dünyanın barışa,sevgiye ,bir dost selamına.
***
Dedim ak kağıda' değişmedikçe insan'
Düşmez üstüne ak yazılar.
Dilden gönüle inmezse sevgi...
Boşlukta asılı kalır tüm sözler....***
İnsin artık dillerden gönüllere güzellikler. Çok uzun zamandır bekliyoruz.
Umut var diyen bir şiir okudum.Teşekkür ediyorum. Kaleminiz daim olsun. Saygımla.
Sitemleri artık bitir
Selamları alda getir
Gönlümü gönlüne yetir
İller barış barış desin
________ Akıcı su gibi berrak dizelerdi ..Yüreklerimiz hep barış istiyor ,diller söylüyor ..İçtenlikle Kutluyorum bu güzel şiiri ve yürek sesinizi Gülden hanımbu güzel şiire yüreğimden kalemime düşen.............
Yüreklere çoşku gelir
derdi çeken iyi bilir
hep beraber dile getir
sözler barış barış desin. /C.EREN
Yüreklere çoşku gelir
derdi çeken iyi bilir
hep beraber dile getir
sözler barış barış desin/C.EREN
sevgili şaireyi kutluyor, devamı gelsin diyorum selam ile.....
BAYILDIM ... SIIRI OKUDUKTAN SONRA AGZIMDAN CIKAN ILK KELIME BU IDI ... SONRASINDA DUSUNUYORUM ,ANLASILIR VE ACIK BIR DIL KULLANILMIS ... HERKESIN SEVICEGI BIR SIIR OLMUS HEM ANLATIM OLARAK HEM DE ICERDIGI DEGERLI ANLAM (BARIS) OLARAK ...
...Gülden Taş hanımı tekrar kutlamanın bir insanlık görevi olması münasebetiyle kutlarım
...bu şiir 09-06-2013 tarihinde de 'üyelerden günün şiiri' seçilmişti...bugün tekrar güne gelmeyi haketmiyor...hiç kimse gücenmesin...doğruları ahirette söyleyecek değiliz
...şiir zaten vasat bir şiir...yer yer kafiye hataları mevcut
...örneğin ilk dörtlüğün 1. mısra kafiyesi 'gönül' çaprazında kullanılan kafiye 'yüz' olarak vahim bir hata içermektedir...bu kusurları 09-06-2013 tarihinde zikretmedim...ama aynı vasat şiir ikinci kez güne gelince artık 'İRDELEMEK' vacip oldu
Çiçek açsın gönüllerde ...gönül (kafiye)...lerde (redif)
Eller barış barış desin
Gülümseme hep yüzlerde ...yüz (hatalı kafiye)...lerde (redif)
Diller barış barış desin
…bu dörtlüğü irdeleyelim
Kötülükler uzak olsun
Dünyamıza barış gelsin
Açan güller hep derilsin ...kafiye olmasına rağmen hoş değil
Güller barış barış desin
...evet yukarıdaki bu dörtlüğün kafiyesi doğru olsa da 'deril' olarak gelen kafiye hiç yakışık almıyor...örnek; 'dolsun' 'alsın' 'bilsin' 'silsin' gelmeliydi
…şimdi bu dörtlüğe bakalım;
Gönüllere sevgi ekin
Huzur bize artık yakın
En güzel halini takın
Yollar barış barış desin
...mesela bu kıtayı irdeler isek yine ayak kafiye 3. mısra ile pek iyi beslenmemiş...şu şekilde bir besleme ile çok daha güzel ve anlam kata biliriz (illaki böyle olur demiyorum...bu ve buna benzer)
Huzur bize olsun yakın
Gönüllere sevgi ekin
Yapılanı bozma sakın
Yollar barış barış desin
...yine şu dörtlükte;
Güneş doğsun dünyamıza
Işık vursun odamıza
Saflık gelsin havamıza ...bu mısra anlamsız
Seller barış barış desin
…evet yukarıdaki bu dörtlüğü bir de şu şekilde okuyalım...çok daha anlamlı olduğunu göreceksiniz
Güneş doğsun dünyamıza
Işık vursun odamıza
Huzur gelsin yuvamıza
Kullar barış barış desin
…ayrıca son iki kıtada “gönül” sözcüğü çok sık kullanılmış ve boğmuş
…saygılar
MAVİ YILDIZLI ŞİİR – GÜNÜN ŞİİRİ -
Öncelikle “Diller Barış Desin” şiiriyle GÜNÜN ŞİİRİ / ŞAİRİ” seçilen çok değerli Gülden Hanımı bütün içtenliğimle kutluyorum.
Antoloji yetkililerine de bir hususta özellikle teşekkür ediyorum.
Günün şiiri seçilen şiirin başlığının yanında “MAVİ YILDIZ” görünmesi çok güzel bir belirleme ve değerlendirme olmuş.
Bir şairin şiirlerine bakarken, “MAVİ YILDIZLI ŞİİR”in ilk okunacak şiirlerden biri olacağı muhakkak. Genel anlamda, şair hakkında, en azından bir belirleyici unsur olma özelliğini de taşıyacak.
“MAVİ YILDIZLI ŞİİR ŞAİRİ” olmak da sanırım şairi için gururlandırıcı bir durum, güzel bir taltif olur.
Bu konuda gayretli çalışmalar içerisinde bulunan Değerli Adem Erdoğan Beye de özellikle teşekkür ediyor, Antoloji teknik elemanlarının emeklerine ve ellerine sağlık diyorum.
*
Değerli Gülden Taş Hanımın şiirleri genel anlamda dört dörtlük şiirler. Hangi şiirini okursanız okuyun, koşma tarzının sıcaklığını, sevecenliğini, canlılığını, akıcılığını, anlam güzelliğini, ahengini mutlaka görürsünüz.
Diyebilirim ki, hatasız yazan şairlerimizden, aslında ozanlarımızdan, âşıklarımızdan demek daha uygun düşer, biri de değerli Gülden Hanım.
Şiirlerinde gelişigüzellik yok.
Doldurma dizeler ve gereksiz dörtlükler yok.
Konu bütünlüğünü bozacak dörtlükler yok.
Anlamı zorlayacak söyleyişler yok.
Tasvirleri, imgeleri, dili her şeyiyle yerini buluyor.
Sadece ufak tefek yazım hataları var.
Maalesef bu konuda pek çok arkadaşımız bu hatayı istemeye istemeye yapıyorlar. Bunun da sebebi, bağlaç olan “da, de” ile “ki”lerin nerelerde ayrı nerelerde bitişik yazılacağını açıkçası bilemeyişlerinden.
Bu da okullarımızdaki eğitimin eksikliği olmalı.
Misal:
“Sitemleri artık bitir
Selamları alda getir”….. “alda” buradaki “da” ayrı yazılmalıydı gibi.
Zaten kelimeyi söylerken de “al” kelimesini vurgulu ve “da”yı da kelimeden ayrı söyleriz. Onun için yazarken de ayrı yazmamız lazım.
Böylesi güzel ve etkili şiirler yazan Sayın Gülden Taş Hanımı gönülden kutluyorum.
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun efendim.
Hikmet Çiftçi
28 Ocak 2015-01-28
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Daha önce okuduğum ve
'Ona bakarsanız bütün diller barış diyor ama önemli olan yüreklerin barış demesi. Öbür türlüsü sadece söylendiği yerde kalıyor. Yürekler barış istemedikten sonra da her anlamda savaş hali yayılarak genişliyor...'
şeklinde görüş belirttiğim., güne çok yakışan bu şiiri için sayın Gülden Taş' ı ve kalemini kutluyorum...
Bu şiir ile ilgili 50 tane yorum bulunmakta