Dilimiz Türkçe Şiiri - Nazır Çiftçi

Nazır Çiftçi
207

ŞİİR


76

TAKİPÇİ

Dilimiz Türkçe

Türk’üm Oğuz neslidir neslimiz
Onlardır Atamız, sevgilerimiz,
Hani, nerde Altay, İdil’imiz?
Unutmam dili, dilimiz Türkçe.

Her türlü engelleri geçerek
Dostun elinden zehir içerek
Koruduk dili, zoru yenerek
Konuştum Türkçe, dilimiz Türkçe

Bayrağımıza vatanımıza,
Toprakta şehit yatanımıza,
Türkçeyle ünledik Atamıza,
Söyledim Türkçe dilimiz Türkçe

Yeşil ovada zümrüt yaylada
Soğuk suyunu içtim Ay’la da,
Sırtımda dolaştım ok, yayla da
Dediğim Türkçe dilimiz Türkçe

Hangi tarlada hangi yamaçta
Yürümedik! Dor ata yol aç ta
Bizde buluşalım her amaçta
Bildiğim Türkçe dilimiz Türkçe

Ergenekon’dan sevinçle bir bir
Anadolu’ma geldik, yok kibir!
“ Tasada, kıvançta, kaderde bir”
Sevdiğim Türkçe dilimiz Türkçe.

Haçlı’ya karşı Kızıl dağları
Sarp kayaları, aştık bağları
O diyarlar da söktük ağları,
Övdüğüm Türkçe dilimiz Türkçe.

Nazır’ım bütün diller güzeldir,
Şarkı türküsü söylenmelidir,
Dil, söylendikçe sevilen dildir,
Atamın dili dilimiz Türkçe.

Nazır Çiftçi
Kayıt Tarihi : 19.2.2012 12:16:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Osman Akçay
    Osman Akçay

    Türk’üm Oğuz neslidir neslimiz
    Onlardır Atamız, sevgilerimiz,
    Hani, nerde Altay, İdil’imiz?
    Unutmam dili, dilimiz Türkçe.

    Türkçemize sahip çıkmalıyız.

    Tebrik ederim.

    Cevap Yaz
  • Özcan Akkuş
    Özcan Akkuş

    Duyarlı yüreğinize sağlık üstadımçok güzel saygılar...

    Cevap Yaz
  • Enver Bilgiç
    Enver Bilgiç

    Özümüzü,sözümüzü anadilimizi,anlamlı ve etkili bir eserle sunduğunuz için teşekkürler Üstadım,ışık saçan güçlü kaleminizi tebrik ederim,duyarlı saygın yüreğinizin sağlığı,aydınlığı daim olsun,selamlar.

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi

    ALTAYLAR’DAN TUNA’YA…

    Türk atlılarının ayak bastığı her yer TURAN’dır.
    Geçmiş zamanda milliyetçiler ve onların mensup olduğu ideolojileri ile teşkilatları, sanki “suç örgütü” gibiymişçesine hep tahkir edildi, tezyif edildi.
    Tanrı Dağları’ndan, Altaylar’dan, Orta Asya’dan, Ergenekon’dan, Tuna’dan bahsetmek…
    Kimin haddine?..
    Bilge Kağan’dan, Kül Tigin’den, Çiçi’den, Oğuz Kağan’dan, Atilla’dan yani biraz geçmişten, bin yıl öncesinden bahsetmek…
    Irkçılığın, kafatasçılığın en bariz nişanesiydi, ispatıydı / kanıtıydı…
    Ne mümkün, 1000 yıl geriye gitmek, düşünmek?..
    Gerici, kafatasçı, ırkçı, bağnaz, yobaz, Turancı, faşist…
    Başka ne yaftalar, ne yaftalar?..

    Oğuz Kağan’ın ifadesiyle;

    “Ben sizlere oldum Kağan
    Alalım yay ile kalkan
    Nişan olsun bize buyan
    Bozkurt olsun bize uran”

    buyan; (Türkçe).
    1. mutluluk, uğur, talih.
    2. İyi biliş, sevab. - erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

    uran; (Türkçe)
    !- işleyim, sanayi, endüstri.
    2- yetenekli, usta, becerikli. - erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

    Anadilimiz sanki bir anda Anadolu’nun Türkleştirilmesiyle anadil oldu. Daha önce kullanılan bir dil, Türkçe yoktu.
    Ne garip bir anlayış değil mi?
    Dil var, millet yok.
    Dilin geçmişi var ama Türklüğün, Türk milletinin geçmişi olamazdı. Olsa bile bahsedilemezdi.
    Türkçülük savunulamaz, suç olarak görülür ve hapislerde çürütülme sebebi olurdu.
    Anadoluculuk, Anadolu Türkçülüğü en doğru olandı, ideal olandı.
    Geçmişine sahip çıkarsan, Sovyetlere ters düşmüş sayılırdı. Dikkatleri çekerdi. Türki cumhuriyetleri işgal etme, yeniden fethetme “Turan”ı gerçekleştirme yolu olarak görülürdü.
    Bu da düşmanlık tohumları ekmekti…
    Nereye ve kime olduğu anlaşılamayan bir düşmanlık?..

    Bugün dünyanın her yerinde İngilizce konuşulmakta.
    Dün de dünyanın neresine gidilirse gidilsin, Türk atlılarının ayak bastığı her yerde Türkçe konuşan birinin varlığı her zaman mümkündü.
    Türkçe neden bir dünya dili olmasın?
    Orta Asya’dan ve hatta Çin’den, Avustralya’ya; oradan Amerika’ya, Antarktika’ya kadar Türkçe’nin varlığına, konuşulduğuna şahit olmaktayız.
    *
    Ziya Gökalp’in ifadesiyle:

    LİSAN*

    Güzel dil Türkçe bize,
    Başka dil gece bize.
    İstanbul konuşması
    En sâf, en ince bize.

    Arapçaya meyletme,
    İran'a da hiç gitme;
    Tecvîdi halktan öğren,
    Fasîhlerden işitme.

    Tûran'ın bir ili var
    Ve yalnız bir dili var.
    Başka dil var diyenin,
    Başka bir emeli var.

    Türklüğün vicdânı bir,
    Dîni bir, vatanı bir;
    Fakat hepsi ayrılır
    Olmazsa lisânı bir.

    LİSAN* şiirinden bazı dörtlükler alınmıştır. Şiirin tamamı değildir.
    *
    Sözün özü; Türkçeleşmiş Türkçe bizim dilimizin, kültürümüzün hasıdır, özüdür.

    Nazır Hocama bu güzel şiiri için ayrıca teşekkür ediyorum.
    Bu vesileyle şöyle biraz Türk dili ve Türkçülük hakkında iki söz etme fırsatı oldu.
    Kalemine ve emeğine sağlık üstadım.

    Tebrik ve takdirlerimle…
    Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğin olsun.

    23 Şubat 2012
    Hikmet ÇİFTÇİ

    Cevap Yaz
  • İbrahim Başar
    İbrahim Başar

    Kişiliğimiz, kültürümüz her şeyimiz dilimiz. Anlamlı, güzel dizeler değerli şair. Duyarlı yürek sesinizi tüm şiirlerinizde okumak mümkün. Bir şiir okuyucusuna bir şeyler anlata biliyorsa, anlam kazanır. Aynı şiirlerinizde olduğu gibi. Ne mutlu şaire. Tebrik ederim yüreğinizi, kaleminizi. Sevgi ve saygılarımla

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (8)

Nazır Çiftçi