Dili yok,
Hiç bir günahın hepsi karanlık
Saklı, gırtlağın biraz gerisinde
Küçük dilden aşağı sarkaç gibi
Balgamına bulanmış tutarsın ciğerinde.
Keşke söylenseydi bana vakit
Geçmezdi hiç bir dikeni gözüm
O vakit
Ben ta sineme sokardım!
Bilenmiş her iğrençliğini
Kendimi bu kadar zora koymazdım
Boğulurdum senin pis nefesinde.
Ne mutlu, mutsuzluk daima bulursun
Sen! Yongası soyulan cana bir çakı
Soyduğun meçhul nedenlerden
Hiç birine mesul sayılmayacak!
Canı hep yakılan ağaç yerine koyduğun bendim.
Ne gerek vardı;
Canın kurak bir çöl
Bir batak mıydın her akıp gelen suya?
Hangi etik edebi yırtarcasına
Hiçe saydı!
Bütün kavramlarını inancın.
Bir kere içinden o gözlerine
Bir damla yaş vurmadı mı?
Dili yok,
Hiç bir günahın
Günahı bu devirde tanıyan yok!
Oysa ne kadar çok acı
Kahırla tükenmiş can varsa!
Her dokuz mezardan biri
Dolduruyor hiç boşluksuz
Canları, can üstüne…
İyilerin sığındığı kefeni toprakta
Sonsuz bir huzuru vardır
Ve asla yeri
Her günahı eken ve kat-a
Bir ölümlünün kalbi
Ne canı nede şehvetindedir.
Kayıt Tarihi : 20.12.2015 18:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!