Hayatımın imlası kaymış
Nasıl yaşayayım aşkı şahane
Asude bir ömür gerek
Sahrada ki dil-i suzana
Eyleme feryad-ı figan
Otur düstüra dayan
Her ne kadar edip ise de şiir
Olmadı nec'e hali beyan
Dilruba / 27 Nisan 2013 / 13:00
Emine GençKayıt Tarihi : 27.4.2013 18:46:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Emine Genç](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/04/27/dili-suzan.jpg)
Yoksa yanan gönül mü; ateşli, yakıcı sözler mi?
Hepimizi malumu olduğu üzere Antoloji şiir kayıt formu, başlıklarda işaretlerin kullanılmasına fazlaca izin vermiyor. Yanlış bilmiyorsam sadece üstten virgüle bir de tırnak işaretine açık düzenlenmiş. Böyle olunca Farsça bir tamlamayı ya yukarıda olduğu gibi yazmak zorunluluğu hâsıl oluyor veya üstten virgülle ayırarak yazman gerekecek ki, bu da tamlama olur, anlamına gelmiyor.
Zaman zamana bu tür zorlamalardan, mecburiyetlerden dolayı yazım yanlışı yapılmış gibi durumlar da ortaya çıkabiliyor. Kaldı ki, şiirin il dörtlüğünün son dizesinde tamlamanın doğru yazılış şekli var.
Bir tire, bir nokta, bir virgül bile ne kadar çok anlam değişikliklerine sebep olabiliyormuş.
Nerede bu değişikliler diye soranlara, diyorum ki, benim yoruma başlık niyetine yazdığım satırları okuyun lütfen…
Tıpkı şiirin imlasını kaydıran Antoloji gibi, şairenin de hayatının imlası kaymış.
Belki de mecburiyetler…
Çoğumuzun yaşadığı, ister istemez maruz kalınan mecburiyetler…
Zorlamalarla aşkın güzeli yahut şahane bir aşk yaşanabilir mi?
Aşk, kendi doğallığı içinde aşktır. Aşkı zorlamanın imkânı yok. Zorlama sevgi bile olmayacağına göre, aşkın olması hiç olası değil.
Aşk ateşiyle yanarak çöllere düşmüş bir gönüle, aşktan çok, rahat bir hayat(!) lazım.
Mecnun hatırlatılarak aşkın çöllerinde yananların huzura kavuştuğu düşünülüyorsa maalesef. Huzur maşukuna kavuşunca olacaktır. Yanarak, yakılarak, iyice pişerek ve sonrasında bütün halinde küle dönerek…
Bu mudur ey şaire?
Bu mudur rahata, huzura ermenin yolu?
Bu mudur, kast ettiğiniz asude hayat?
*
Aşk ile çöllere düşüp feryat, figan etmeye gerek yok. İstenilen bir şeyden pişmanlık duyulacaksa en başından istenilmemeli. Arzu edilen başa gelince de gönül rahatlığıyla ve bütün benliğiyle eksiksiz yaşanmalı.
Geçici olacaksa zaten rahatsızlık duyulmaz. Her şey hemen unutulur. Bunun adı da ne sevgi, ne de aşk olur.
Aşk, görünüşte hem çok latiftir, hoştur, cezbesi çoktur. Zahmete dönüşürse yükü ağırdır, yorar ruhu, yorar benliği, hatta bitirir insanı. Gönlü yangın yerlerinin en belalısına döndürür.
Kısaca aşkın şakası yok.
Talep etmişsen yaşamak içindir. Yoksa her türlü derdin, kasvetin, kederin duçarı olur gidersin ve gün be gün erir tükenirsin.
Aşkın da sevmenin de kendine has yolu yordamı, ilkesi, prensibi, hatta şartları, yaşama biçimi vardır. Tıpkı değişik aşk çeşitlerinde olduğu gibi. Maddi bir aşksa, her zaman bir beklenti içinde olmak insani bir duygu. Ötesi ise aşığın ve maşuğun tavır ve tutumuna bağlı. Zaten her aşk, kendi ilkelerini kendi oluşturur. Kişilerin kişilikleri aşklarını şekillendirir.
İlahi aşksa, düstura, pîre, şeyhe uyacaksın ve tarikini belirleyeceksin. Eğer dersen ki, benim aşkımın pîre, şeyhe, hocaya ihtiyacı yok; benim aşkım kendi yolunu kendi bulur… İşte o zaman aşkın seni götüreceği yer çöl olur. Çölün kavuruculuğu olur.
Başka yolu yok mu, dersen var elbette.
Yunus gibi ilden ile, ülkeden ülkeye dolaşırsın, hem aşkını ararsın, hem irşat edersin. Bunun için de ermiş, eren olmadan irşat kapılarını, ilahi aşk kapılarını açamazsın ve dilediğin gibi kimseleri o manevi, o ilahi âleme kabul edemezsin, o ışığı gösteremezsin.
Önce ışığı kendin bulacaksın ki, aydınlatabilesin.
Son iki dize farklı farklı yorumlanabilir.
Şiir edip olabilir. Yani, edebi yazılmış, yerli yerinde, her şeyiyle uygun olabilir. Ancak hali anlatacak güzel bir bakışa, üsluba sahip olmayabilir.
*“nec'e: Şiddetli nazar. Şiddetli bakış.”
Doğru bir bakış olmadıkça, doğru bir anlayış ve anlatım olmadıkça, kişi çok değerli bir şair olsa da, şiir hali beyan için yeterli olmayabilir.
Bunun gibi farklı bakış açılarından değerlendirmek mümkün, son iki dizeyi.
*
Kısa olmasına rağmen oldukça anlamlı ve etkili bir şiir.
Dörtlüklerle yazılmış, serbest ölçülü, ancak ahengi ve edası, sadası yerli yerinde bir şiir.
Emine Hanımı tebrik ediyor, takdirlerimi sunuyorum.
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz, sayfalarımızda göz iziniz olsun efendim.
Dostlar arasına hoş geldiniz.
24 Mayıs 2013
Hikmet Çiftçi
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Ağlarken güllerle güler
Nec'e hali beyan edemese de
Ediplik bineğine edeb ile biner
Tebrikler Şaire
TÜM YORUMLAR (2)