Eskimeyen bir elbise gibi saçların üzerimi örtecek
Ve sensizlik kimsenin geçemediği o uzun caddeden
Bir rüzgar gibi geçip gidecek
Ve bir gece yalnızlık her şeye rağmen
"sen ve yine sen" diye kalabalığa ses verecek...
yürümek istiyorum artık
yıldızlara ve Ay'a
ve güneş doğmadan ölmek
Anlamıyorum seni Nara
Bütün diller anlamsızlaştırıyor kelimelerini
Yeni bir dil, yeni bir alfabe yaratıyorsun
Huzursuz acılarımın sensizlik kokan çöplüğünden
Solmuş bir gül görünümünde olan duygularımın yitirilmişliği
Yeni cümlelerin habercisi oluyor Nara
ölüm kokardı yalnızlığım
kan
sis ve yağmur...
faili meçhul bir aşkın ölümünden sonra
değişmedi mevsim
Bu gece
Uzun bir gece
Uzun ve üzgün bir gece
Herşey saklanıyor bakasana gizlice
Dışarıda yağan yağmur mu ne?
Yoksa yüreğimi acıyla yıkayan gözyaşların mı
Sensizliğin ötesinde bir duygu taşıyor gönlüm
Sensizliğin yarattığı sessizliği dinliyor
Ruhumun derinliklerinde yatan hayali sen
Anlamsızlaşıyorum
Anlamların beynimde yarattığı
Anlamsızlıklar karmaşası içerisinde
adın
yalnızlığım olur
yalnızlığın
hüküm giymemiş bir şiir
yüzün tarih olur
hüznüm
yakınlaşmam gereken hiç kimse/m olmadı benim
o/nlar böyle uzaklaşırken bu kentten
umut yeni bir umutsuzluk doğuracaktır
gömülü olduğu
kar-anlıktan...
Üzgün kızıl gökyüzü
Kızmış olmalı maviliklere
Anlaşılmaz ki nasıl bakar gözü
Geç kalınmış gitmişliklere
Ne bir çiçek yeşerir topraklarda
Nede zaman kokan bir ağaç
Uykusuz bir gece
saatler uykulu
sokaklar boş
lambalar yitik
kaldırımlar çıplak
belki uzak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!