Acımam mı kalmamıştı?neydi o sözlediklerim öyle?
Hayır tüm o sert sözler acımazlıktan değildi. ben başkaları yüzünden kendime yüklenmekten,kendimi üzmekten;benliğimi,mutluluğumu ,içimdeki o çocuğu tekrar tekrar kaybetmekten yorulmuştum.
Benim çok sevdiğim bir kupa bardağım vardı
Günün birisinde yere düşmüştü,kırılmıştı
Diyorum ya çok sevdiğim bir kupa diye
Bir yapıştırıcı aldım düzeltmeye çaliştim
Ben kupayı düzelteyim derken elimi de kestiğimi farkettim .
Sonra Ne yapayım tabiki gidip kubayi çöpe attım ve yenisini aldım ;)
Söz kifayetsiz kalacaksa susmalı insan.fazladan izahat lisanen kabahattir.
(Bazen susmak verilebilecek en güzel cevaptır.zira kelimelerin bazı şeyleri anlatmaya ve çözmeye gücü yetmez.)
E: Bu soğukta ne işin var burda ?Evine gitsene.
D: Söz, evim olduğu gün,evim olduğunu hissettiğim gün gideceğim...
(Size göre ev nedir?Ev dört duvarla çevrili bir alan mıdır?
Ev;doğduğun,büyüdüğün yer dışında kendini huzurlu ve oraya ait hissettiğin yerdir.kimisine göre bir yer kimisine göre bir insan...)
Bazı insanlar kendi özgüvensizliklerini zaman zaman sizi aşagı çekmeye çalışarak egosunu tatmin etmeye çalışır.
Eğer özgüvenli ve kendi davranışlarınızın farkındaysanız umursamaz geçersiniz
Ama özgüvenli değilseniz onun söylediklerini kafaya takar ve acaba gerçekten öyle mi diyerek her hareketinizden şüphe eder hale düşersiniz.
-Siz siz olun kendini bilmez insanların size değersiz hissettirmesine izin vermeyin .🌸
"Yeni bir sayfa açmak ancak geçmişteki bir yaraya dokunmakla mümkündür."
"Kötü bir gün kötü bir hayat değildir."
"Bazen iyi şeyleri kaybetmek gerekir,daha iyilerine yer açılsın diye."
Güvenmek nedir?Biz insanlara güvenilir olduğu için mi güveniriz? Biz neden güveniriz ?
Geçen bir yerde okuduğum bu satırlar "güvenmeye dair" bütün fikrimi değiştirdi:
Biz insanlara güvenilir oldukları için güvenmeyiz.Güvenilir insan diye bir şey de yoktur çünkü koşullar değiştiğinde her insan her şeyi yapabilir.
Güvenmek "göze almaktır".Biz sevdiğimiz insanlara başımıza gelecek olan şeyleri göze aldığımız için güveniriz...(ŞEHVAL GÖRMEZ)
Bazen içinizdeki sevgiyi bir kenara bırakıp en sevdiklerinize bile mesafe koymanız gerekir.
En kötüsü de bunun suçlusu sizin olmamanızdır...
Sonra Anladım ki olgunlaşmak sonu olan bir şey değilmiş.Büyümenin,olgunlaşmanın sınırı yokmuş.
Her yeni bir şey öğrendiğimde veya kendime kattiğimda "olgunlaştığımı"sanardım oysa.
Gerçek şuki : öğrendiklerinin ve kendine kattıklarının olgunluk seviyeni belirlediği.
Pencerenin dışına çıkıpta her şeyi görebilmek varken neden kendini içerisiyle sınırlandırırsın ki?
Alışkanlıklarını terketme korkusu mu ? Unutma bu da bir sınırlandırmadır.kendini sınırlandırdığın hiçbir yerde özgür hissedemezsin..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!