Önce bir yangın, tufan evveli, önce bir inkisar
Baştan başa ateş, yürüyen alevler… sonrası bahar,
Ay vaktinde düşlerin, erguvâni hayaller sessiz
Dilârâ, hangi besteden intihal, beşerdeki bu intihar?
Önce bir yangın, tufan evveli, önce bir inkisar
Rûzigar yine de rûzigâr bir musiki ıslık ıslık
Bûselik makamından leblerin damlar şimdi, ılık
Yıkılırken heykelleri şarkın, okunurken şarkın
Dilârâ nedir sendeki bu kaçış, bu hazin ayrılık?
Rûzigâr yine de rûzigâr bir musiki ıslık ıslık
Makberlere gömdüm hüznümü asırlar var ki cânâ!
Ruhumun vadilerinde süzülüp giden bülbül-i rânâ!
Sensizliğin son yudumundayım, alevlerle yarıştayım
Dilârâ ne vakit sunacaksın ab-ı hayat bûseni bana?
Makberlere gömdüm hüznümü asırlar var ki cânâ!
Aşufteler mezadından seçtim sâniye ve bir sâlise
Laleden kadehlerde içtim zamanı, ve küstüm nergise
Gülistan kokulu dilber uzattı varlığını, sundu cânını
Dilârâ yanmak mıdır? Nedir hakikati zamanın vâr ise?
Aşufteler mezadından seçtim sâniye ve bir sâlise..
Aşk demidir, erler demidir bir de “hu”çekilecek ardından
‘Ya hu’ların şebnemidir, goncalarında güllerin ağlayan
Karanlık inatta, ağyarlık rolünde mütebessim sinsice
Dilârâ göçmeyecek misin aydınlığa karanlıklarından?
Aşk demidir, erler demidir bir de “hu”çekilecek ardından
Kayıt Tarihi : 18.12.2005 21:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)