DİL LÂL, GÖNÜL SAĞIR
Dilim lâl,
Gönlüm sağır,
Dilimden ürker oldu güzel sözler,
Ne varsa acı, ne varsa çileye yakın,
Uzun zamandır yüzüm gülmez oldu yine…
Hep ağlamaklı, hep hüzünlü bakışlarım.
Dost, düşman kim varsa sitemkâr oldu hepsi
Ömür hızla biterken geride kara bir duman bırakan tren gibi uzadıkça uzuyor içimdeki hüzün bulutu.
Başımı kaldırıp da bu uçsuz bucaksız keder bulu-tuna bakacak cesaretim yok.
Her şey korku salıyor yüreğime,
Her yüzde çizgi çizgi sahte gülüşler görüyorum.
Her sabah acıyla uyanıyor;
Her akşam acıyla yatağıma uzanıyorum.
Kalp atışım “dün, dün, dün” diye hatırlatır günah-larımı.
Her göz kırpışımda bir hatamla yüzleşiyorum.
Gecenin en ölü vaktinde peşime düşüyor kâbusla-rım,
Ensemde onlarca balyoz inip kalkıyor sanki
Sırtıma inen kırbaçlarla yığılıyorum yatağa.
Çaresizlik bir karabasan gibi yaka paça götürüyor beni
Dost bir, düşman bin iken biliyorum ki
Ağır ağır götürülüyorum ölüme…
Her şey birbirine karışmış: Yalnızlık ve ölüm…
Hep ayrılık ve binlerce günah,
Bir anlık gülüş, her saniye binlerce ah!
Her geçen gün biraz daha yabancılaşıyor yüreğim bedenime,
Ben bu muyum, bilemiyorum.
Ellerimi çizgi çizgi yırtılmış göz kapaklarıma kapa-tıyorum.
İçimde korku dolu bir titreme beliriyor.
Ellerim titriyor, çaresiz…
Keder denizinde boğulmamak için çırpınıyorum ama
Boşuna bütün bu sızlanmalar.
Zaman… Ah zaman…
Bütün nefretini kusmak için sabırsızlanıyor zaman,
Saat sabahı gösteriyor.
Yorgun göz kapaklarımı açık tutmaya çalışıyorum.
Lakin ne mümkün?
Yorgunluktan kızarmış gözlerimi aynada arıyorum.
Bulanık ve bitkin bir çift göz çıkıyor karşıma.
Ellerim gecenin karanlığında gönlümü
Kıskıvrak yakalamışçasına titriyor.
Ellerim üşüyor biliyor musun?
Duygularım firarî bir mahkûm…
Her nefes alışımda sararan bir yaprağa dönüyorum.
Savrulup duruyor yüreğim.
Savrulup duruyorum sokak aralarında.
Ne bir dost, ne bir kardeş tutuyor ellerimden.
Oracıkta yığılıyorum.
Her şey yabancı, her soluk işkence…
Tanıdık bir yüz arıyorum.
Her gece, her sabah ağlıyorum bir köşe başında.
Duygulu bir dize, duygulu bir şiir arıyorum.
Nafile…
Tek bir damla yaş gelmiyor gözlerime,
Her geçen gün biraz daha uzaklaşıyorum kendim-den,
Her dem yanıyor, her dem kahroluyorum.
Her geçen gün biraz daha eğiliyorum toprağa,
Her geçen zaman boğuyor beni mutluluk sahilinde
Her geçen saniye büyüdükçe büyüyor sancılarım.
Kayıt Tarihi : 12.2.2021 13:26:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Muzaffer Arslan 2](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/02/12/dil-lal-gonul-sagir.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!