hatırlıyorum da,
küçükken, küçücükken,
kibrit kutusu oyununda;
kibrit kutusunun her atışta,
neredeyse her atışta,
dik gelmesini gözler beklerdik.
içimizde garip bir telaş,
buruk bir heyecan,
ve olabildiğince neşeyle...
ne için peki;
dayak yememek için!
kibrit kutusu dik değil de yan geldiğinde;
içimizden biri dayakçı olurdu.
dik-te başkanın talimatları ile en şansıza dayak atan yani...
kibrit kutusu oyununda başladık;
dik durmaya.
dik durup da dayak yemeye...
cereyanlar gittiğinde, mum ışığında gölgelerde...
elektrik verildiğinde!
çoğu zaman başımız dikti,
kimi zaman da dik başlıydık...
dikmeyi öğrendik;
fidan diktik! ağaç diktik!
çiçek diktik!
çokça da söküklerimizi diktik...
her nedense bi dik-elemedik,
hayat oyununda...
Kayıt Tarihi : 15.7.2022 22:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!