aksayan yüzümdü çarpık şehir
oluklardan akardı kadim kirliliğim
toprak damlı evlerin en masum haylazıydım
ölü gölgeleri gizlerdi güzelliğimi
sırnaşık acizkar oyunlarımla büyüdü çocuklar
peçeli yabanlığım engel olmadı cirit atmaya
toprak damlı evlerin terası yoktu
tırısa kalkan atılgan atları
atlarla yarışan çocukları vardı
gizemli figüranların cebinliklerine abanırdım
taşırdım ceplerimde gizli bir mühür bir mevsim
bir nefes oyunbazlığımda bin tilki dolaşırdı
gizli bir yüz okşardı serinliğimi
taşralı bilgeliğimde hastalıklı düğümdü aşk
yontulmuş çelik kavlindeydi acıyan yerler
karanlığı yolan çinilerde bir ulak gezinirdi
salgıladığım zehrin ödenemeyen mehriydi
gittim yıkandım bir kuyuda
bütün şehir tenimde kustu
derken bir sabah yanaşmam
insan kokan dağlarımda vurdu beni
Kayıt Tarihi : 31.7.2007 13:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!