Gölgelerin fısıltısı bir sabah tan ağarmadan fısıldıyordu
erkenden gitmişsin sen-aslın gitmiş suretin kalmış
o dar kapı aralığında
bir kişi daha vardı ki-seni beni düşünen biri
bir yanın ondaydı bir yanın bende
bazen bir siyah elbise yatıştırırdı kavgayı
onca yıllık aşkımızı silmiştik bir kalemde
yakıp sevdamızı savurduk küllerini denize
gömsek kabul etmezdi toprak- kustuğu gibi mazinin
bir hortum sanki birden aniden-kapkara bir rüzgar çıktı
savurdu ki külleri ters yöne-orda öyle sırılsıklam
ve şimdi üstümüz başımız her yanımız kül yığını
yaşanan her güzel an yüzümüze karşı sallıyorken işaret parmağını
anlamıştık ikimiz de - geçirmiştik sevme çağını
ne sen ne de ben eskisi kadar artık asla sevemezdik
gençlik günlerimizdeki gibi
aşk bulaşıcıymış derler ki en kötü virüs/müş
şimdi herkes- sevdamıza mekan olan her yer
kırgın bize küs
her yanımız kül yığını
her yanımız kül yığını
26/Mart/2017/Pazar/Bodrum
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 26.3.2017 16:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!