DEYİMLER VE İNSANLAR
Kimi bilmez nerede durduğunu
Terk eder yurdunu
Kimi yer vurgunu
Yapar soygunu
Kimi vurur vurgunu
Kimi vur deyince öldürür
Olur kader kurbanı
Söndürür ocağını
Kimi kaybeder yolunu
Bulur kimi
Kimi gelir oyuna
Bakmaz boyuna kimi
Basar hem dalına
Hem nasırına
Kimi çakar çiviyi
Hem nalına hem mıhına
Çağ açar kimi
Dağa kaçar
Dağları aşar diğeri
Kiminin yüzünde güller açar
Biri takar çelmeyi
Çeneyi yarıştırır diğeri
Gelir giderler iki kapı arası
Birinin gözleri kömür karası
Gözü kara diğeri
Bazısı ana kuzusu
Çoğunun içinde kalır arzusu
Kimi şeytana ters giydirir papucunu
Kiminin dama atılır papucu
Biri vazgeçmez huyundan
Borudan geçer diğeri
Kimi kıl aldırmaz burnundan
Kimi görmez burnunun ucunu
Burnundan getirir kimi
Burnundadır ispirtosu
Kılı kırk yarar
Kiminin içi seni
Dışı beni yakar
Birinin başına vurur harı
Biri tutar zarı
Kiminin tutar ah’ı
Ağlatır zarı zarı…
.........................
Kayıt Tarihi : 11.5.2013 12:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hikmet YURDAER
İnci Hanımın en bariz özelliklerinden biri de genellikle serbest şiir yazmasının yanında, bu şiirlerinde şiir dil olarak atasözlerimizi ve deyimlerimizi ve hatta unutulmaya yüz tutmuş bazı kelime ve meselleri de şiirlerinde işlemesi.
Bu da kültürümüzün devamlılığı için güzel bir yol. En azından bu tür kullanımlarımızın unutulmaması adına güzel ve başarılı bir çalışma olarak görüyorum.
“Deyimler ve İnsanlar” şiiri de hemen hemen baştan sona deyimlerimizle ve atasözlerimizle işlenmiş bir şiir.
“nerede durduğunu bilmemek” ile başlamışlar…
“vurgun yemek”
“vurgun vurmak”
“vur deyince öldürmek” şeklinde devam etmişler ve
“ahı tutmak” ve “zarı zarı ağlatmak” ile de bitirmişler.
Burnundan kıl aldırmayanlara güzel bir hatırlatma olsun.
Bakın, ne güzel deyimlerimiz, söylemlerimiz varmış. Kelimeleri anlamsızca karman çorman ederek “ne anlatmış acaba” dedirtmek ve esrara bürünmek yerine, anlaşılırlarla yol almak, ışık olmak daha ehvendir.
Yaşamış ve var olan kültür değerlerimizi de yabana atmadan değişerek gelişmek, Türkçemizi geliştirmek bence en doğru yoldur.
Saygıyla ve sağlıcakla İnci Hanım.
Ama öyle çabuk değişirler ki, bu hıza ayak uyduramaz hiç kimse....
Çok hoş bir şiir.. Kutluyorum İnci Hanım...
TÜM YORUMLAR (4)