Hâki turap iken Yedle yoğrulan
Ruhu üfürülen, ÂDEM’dâyım ben
Eğey kemiğinden kalkıp doğrulan
Mâşuk-u Hawayı ihvândayım ben
Bu fani dünyada devr-i âlemde
Hevâi hevese uyup, her demde
Yaptığım işleri hiç bilmesemde
Ma’siyetlerinden pişmandayım ben
Şer’i ŞERİATE başın kaldıran
Hareketleriyle düşman güldüren
Eşi için gardaşını öldüren
Kabil ile bile şeytandayım ben
İlk doğan insanken sâid-i tâbi
Olduğunu beyân edendir sâbî
Âdem’in oğulu kul Habil gibi
Nizâm-ı mevcûdât İSLÂM’dayım ben
Velî i cinniyken; isyân edenin
Lânetlenip cehenneme gidenin
İkinci Nebi’dir, baba Âdemin
Mahdumu ŞÎT ile bir yandayım ben
Devâmlı ağlasam hiç gülmesemde
Şâki, said amel işlemesemde
İyiyle, kötüyle, şaşkınla hemde
Arkadaş, dostlarla, düşmandayım ben
Belim doğrulmuyor yüküm mâsiyet
Hâlbuki kılmıştı, Dîni vâsiyet
Adâlette varedilmiş hâsiyet
Sırtımdaki yükle divândayım ben
Tufanında NÛH’â sefine idim
İsyânkâr veledim Kenana nedim
Babayımda da merhameti eyledim
Hem itaat hemde isyândayım ben
İsyânkâr kavime karşı salınan
Kurtarmak çün küfr içinde bulunan
Em’i ilâhiler tebliğ olunan
Nebiyyi HÛD ile ihrâmdayım ben
Mecnûna çöl mekân, bana kâinât
Kâinâta baktım müctemil sanât
İDRÎS’im gökleri gördüm kat be kat
Hikmetiyle Şemsi irfandayım ben
Mülke hem halife hemde sultan
Hakk Teâlâ kıldı onu ol zemân
Teyze çocukları iki kahraman
ZÜLKARNEYN seddinde harmandayım ben
Kendisine arkadaşlık edecek
Beraberce kıyâmete gidecek
Nihayette n ömürleri bitecek
Sırrı; HIZIR ile bir yandayım ben
İnsandır; geçecek bahardan kışa
Hikmeti gizlemiş kuruya yaşa
Kalemin yazdığı gelendir başa
Dört mevsim içinde İLYÂS’dayım ben
Sarılan yaratık çevresini de
Çeşit, çeşit kılmış çehresini de
İzniyle ölümün çaresini de
Bulan ol LOKMÂN’ı doktordayım ben
Yüz sene uyudum ÜZEYİR iken
Uyanınca gördüm cihandayım ben
Eşeğime dedim ne olmuşsun sen
Zannettim ki sanki turfandayım ben
Kayayı yararak meydana geldim
İlâhi hikmetle bir deveyi buldum
SÂLİH Peygambere mucize oldum
Esrarı deveye kıyandayım ben
ZENNÛN’um nefsime uyupta nettim
Gemiden Kurayla denize gittim
İsyânkârım diye istiğfar ettim
Yunusun karnında figandayım ben
Taa Yüzyirmi dört bin enbiya ile
Beytullâh’a âşık ol Mamud file
Ebrehe’ye verdi Ebâbil çile
Nebii ZÜLKÜFL’le fizândayım ben
Bana uyup tasdik eden olmadı
Dâvetimi kimse ka’le almadı
Bir tek kulu da peşimden gelmedi
Nebii YUŞA’yla hüsrandayım ben
Ellâh birdir tekdir bizim Rabbimiz
Varettiği kullarıyız hepimiz
Gardaşız Âdemin çocuğuyuz biz
CERCİŞ Nebiyiyle firkandayım ben
Güllerin yaprağı düşer solarak
Dikenleri bâki gibi kalarak
Ellâh’ın Nebisi DALYAN olarak
Kelâm-ı kadimi KUR’ÂN’dayım ben
İSLÂMİ’ye mahsûs, kahırla çile
Gâlbetmişim Hamd-ü senâyı dile
Bezm-i Elestüde Ervâhlar ile
Ezelden ebede sübhândayım ben
Kayıt Tarihi : 21.8.2023 15:29:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet İslami](https://www.antoloji.com/i/siir/2023/08/21/devriye-13.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!