Desem ki, sensizlik dumansız yanmak
Bir ipin üstünde sarhoş yürümek
Kâbusa uyuyup derde uyanmak
Azap ateşiyle yanıp erimek
Desem ki, güneşin doğmadığı yer
Sevince neşeye yasaklı şehir
Şeytan çığlığıyla süslenen zafer
Mutluluk rahmine dökülen zehir
Desem ki, beyazı ağlatan siyah
Bütün meleklerin kırık kanadı
Aşkın tarihinde en büyük günah
“Tamu” denen yerin başka bir adı
Desem ki, bir cana bilerek kıyıp
En son kelebeği kozada yakmak
Sonra yaptığından mutluluk duyup
Kahkahalar atıp gözüne bakmak
Desem ki, bu gün de Nuh’un tufanı
Gözden düşüp fecri boğan gözyaşı
Tüm güzel şeylerin ölüm fermanı
Ruhun kör bıçakla kesilen başı
Desem ki, dünyanın ters yüz oluşu
Doğanın ritmini yok eden memat
Akılın içine şerrin doluşu
Fikrin düşeceği ateşten sırat
Desem ki, bunları bu denli bilip
Beni hasretine sürme sakın ha
Onca yaşanı bir an da silip
Beni bir el gibi görme sakın ha
Desem ki, öldür de bırakıp gitme
Sensiz yaşayamam ölme ölemem
Beni yokluğunun içine itme
Sen yoksan bir daha asla gülemem
Desem ki, ne olur bir şeyler söyle
Sözlerin kalbimden korkuyu alsın
Eğer diyeceksen “bence de öyle”
Sevgilim o zaman şarkımız çalsın
Desin ki “sen benim ben de seninim
Cemalin çehremin aynası olmuş
Sen tuval ben sende aşk-ı desenim
Her zümrem sadece seninle dolmuş”
İHSAN TURHAN
İhsan TurhanKayıt Tarihi : 26.6.2010 15:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!