İşte masum ve itikatlı dersim insanının hikayesi
Dersimde akan kanların
Yarası bu derin yara
Feryadın fiğanın sesi
Sedası sindi dağlara
Bunca türbe ziyaretler
Kaynar kazan pişer etler
Dar günde fayda etmedi
Mücizeler kerametler
Hani ateşe girenler
Dağı taşı yürütenler
Hikayeyle,hurafeyle
Bin derde derman verenler
Vuruldular birer birer
Kan doldu çaylar dereler
Bakıp seyirci kaldılar
Bunca evliya erenler
Kapınıza gelen canlar
Boyun büküp ağlaşanlar
Pare pare parelendi
İkrar verip inanalar
Düzgün baba neredeydin
İmdat edip el edeydin
Himmetinle kudretinle
Acıları bitireydin
Baba mansur nerde kaldın
Kırılan senin evladın
Bir keramet göstererek
Mazluma kalkan olaydın
Monzur baba,monzur baba
Niye yüz döndün acaba
Karış,karış her yanını
Çiğnedi, etti haraba
Olan masum halka oldu
Nice genç fidanlar soldu
Kurşunlanıp can verenler
Kurda kuşa yemlik oldu.
Ozan Doğan Can Baba
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta