Derin sancılar pazarındayım,
Düş kırıklıkları tezgâhında…
Bana oradan biraz hayal,
Çokça kâbus
Dolduruver pazarcı dayım.
Ayrılık tartıver şöyle
En acısından,
En sancısından yokluğunu
Koy biraz da
Çok olmasın ha
Kalbimde koyacak yer
Kalmadı daha.
Şu tezgâhtan da
Biraz yara sardırayım
En kabuk tutmuşundan,
En derininden
Belli ki çok taze bu yara
Yeni çıkmış yârin gözlerinden
Yine bakmadan geçeyim
Mutluluk tezgâhından
Pahalıdır alamam
Canı çeker yüreğim
Yine atar kendini yerlere
Yine tepinir çığlık çığlığa
Pazarın orta yerinde
Rezil eder beni
Heveslendirmeyeyim.
Bak yine geç kaldık
Tüm umutlar tükenmiş
Kalmış çürük çarık yarınlar
Çoğu da küflenmiş.
Sonuna geldik pazarın
En korkuncuna tezgâhın,
“Gel Müslüman” diye haykırmakta Azrail
“Gel, almadan geçemezsin.”
Dizilmiş sıra sıra ölüm tezgâha
Versene şuradan bir torba
Seçelim iyisinden bir parça
“Yağma yok geç sıraya,
Biz veririz, sen seçemezsin.”
Ee! Ver hadi napalım,
Ayrılıkla iyi gider
En güzelinden bir ölüm tartalım.
Ederi nedir bunun?
“Bir ömür”
Ucuzmuş, üstü kalsın
Vakit doldu ben gideyim
Sizlere Pazar olsun.
Kayıt Tarihi : 25.1.2024 14:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!