O kutlu ince yolun üstüne bir daha
bir daha dökülür intikam
Görünmemek üzere
Örtülen çizgiler bizim ufkumuzdur
Yeğnilir bir yeni hamlede yüzyılın yükünden
Zamanı gelince olur her şey.
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
öylesine derinki gelde çık işin içinden kaleminizi okumak benim için ayrıcalık duyarlı kaleminizi kutluyorum saygılarımla
Kalem usta olunca konunun işlenişi,anlamı, anlatımı böyle harika oluyor ve okuyucusuna büyük haz veriyor,sizi tüm kalbimle kutluyorum hocam,kaleminiz var olsun,saygılar.
Aman üstadım sakın endişelenmeyin
güzel şeyler olacak, hatta istenmese bile,
şu istikbal inkılabı içerisinde en gür
sada gene bizim sadamız olacaktır.
Eskiden nasıl kanunlar dışarıdan ithal
edildiyse gene onlara yakın şeyler oluyor
hatta tam onlar kadar olmasa da.. hiç bir
ülkede olmayan şeyler bizlerde de olmamalı
olmuş ise üzülmemeli.. ömrümüz varsa ki olur
sanıyorum inşaallah biz de göreceğiz.
Merak etmeyiniz.Saygıyla selamlarım.
TEBRİKLERİMLE
Değerli hocam çok haklısınız günden güne değerlerimiz törpüleniyor önemsizleştirilip yok ediliyor bu açık aca görülüyor duyarlı yüreğini canı gönülden sevgileremle kutlarım şiir çok güzeldi...
Okudum, okudum defalarca okudum ve sözün bittiği yerdeyim. İçim acıyor.Haklısınız dost evet bir şeyler oluyor içimizde bir şeyler ölüyor içimizde ne yazık ki. Ümitsizlikten sonra nice ümitler, karanlıkların sonunda da nice güzellikler vardır der “Hz. Mevlana”. Bir gün elbet bu karanlığın hesabı sorulacaktır. Atamızın adından, Andımızdan korkanlar yine bir gün ki dilerim o gün çok uzaklarda değildir kendi pisliklerinde , bu vatan için kanını canını verenlerin kanlarında boğulacaklardır. T.C. onlara gereken dersi verecektir ve tarihe bir kara leke olarak geçecek bu günler son bulacaktır. Öfkemiz gerçekten büyük
Yürek sesimiz YETER ARTIK DİYE bağırırken kesinlikle duyulmaması imkânsız ve bu ses elbet bir gün duyuIacak ve Atamızın,şehitlerimizim kemikleri artık sızlamayacak
Bütün diIekIerinizin/dileklerimizin gerçekIeşmesi umuduyla…
Kaleminiz dert görmesin sevgili dost KUTLARIM
öncelikle toplumun değer yargılarını ağır ve sistemli bir şekilde yok eden ve ileri demokratikleşme adı altında yol alan ve adıyla uzaktan yakından alakası olmayan ve dizginlerin kimin elinde olduğu açıkça görülen bu emperyalist baskı sistemine karşı dimdik duran şiirinizi kutlarım hocam... ve şiir adına, anlatımdaki o kendine özgü, doğal ve okuyucusunu köprüsünden geçirirken kıyıların arasındaki bağın bu köprü olduğunu hissettiren, deniz manzaralı mükemmel bir şiirdi..... kutluyor, saygılar sunuyorum..
Bir kaba ve vasat iklimdir; herşeyi, zamanı, değerleri, ödenmiş bedelleri, destanlaşmış yaşamları, emekleri, acıları, kayıpları iğretileyen, örtüleyen bir karabasandır yaşanan. Yaşatanların karaladıkları ak, ak dedikleri karadır aslında. Var dedikleri yok, yok dedikleri vardır. Gerçek sadece görünüşte bölünmüş, ger ve çek olmuştur. Ne ki, üstadın koyduğu gibi, zamanı gelince olacaktır herşey ve yassılan, yassıltılan, ezilen, basılan ne varsa dirilip, dikilecektir, ayağa kalkacaktır. Gerçek bir tokat olup kendisini yok sayanın suratına patlayacak ve zamanın şaşmaz mührü, ileri değil geriye gidişin faturasına vurulacaktır. Ola ki, olsun ki bedelini de suçu taşıyanlar ödesin... Şiirin dili, toplumsal karşılığı yüksek bir birikimi ve içten içe kaynamayı ve olacak bir patlamaya işaret ediyor. Etki gücü yüksek harika bir şiirdi. Saygı ve selamlarımı bırakıyor, sağlık ve esenlikler diliyorum üstadıma, okuyanlara...
Dostum;
Ne demeliyim şiire? Şiire düşen öfkeye... İçim kan ağlarken ne denir 'fahişeden' bozmalara!
Sanki bir oyun her şey... 90 yıl önce 'savaşçılık oynadık..' Öylesine temizledik 'Kordon'u' kanı bozuklardan.. Öylesine Sakarya 'kan aktı..' Dumlupınar, Afyon, Kütahya 'pis çizmelerden' öylesine kurtuldu...
O günlerin İngiliz, Fransız hayranları... Yunanla işbirliğinden utanmayanları nasıl da hortladılar... Cumhuriyetimiz kurulurken isyan eden 'din elden gidiyorcular', şimdi nasıl da ellerini ovuşturup, intikam rüyaları görüyorlar... 80 yıllık 'Andımız' ile işe başlayıp, 'ulusal bağımsızlığımızın harcı olan' dilimizle nasıl da oynuyorlar! 'Arada geri çekilip', dün dediğini yalaya yalaya pis oyunlarını nasıl da sahneye sürüyorlar!
Haklısın Dostum... Biz bu yükü asla taşıyamayız... Bu ihanete asla göz yumamayız... 'Silkinir atarız' zamanı geldiğinde... Birileri 2023'ü 'ortadan kaldırılmış Türkiye Cumhuriyeti'nin' cenaze merasimi gibi görürken, nesebi belirsiz bilmem ne çocuklarını bir kez daha boğarız!
İçimizde olanlar belli... 'Ölen insanlıktır...' Hoşgörümüzdür, birlikte yaşama irademizdir... Yolların ayrılacağı günler yakındır artık....
İçim ezilerek okudum... O 'kara lekeyi' alnımda hissederek!
Kutlarım 'uyaran' şiirini ve değerli şahsını Dostum...
Düşman bile saygıyla davranır düşmanına ...bu düzen kendi içimizde böler oldu bizi ,hadi hayırlısı ...
Anlamlı bir çalışmaydı ,saygılr hocam .
Bu gün pencerelerin perdeleri örtüldüyse,camlar simsiyah boyandıysa,aydınlığa hasret kalındıysa eğer bu aynalarda kendimizi ,yüreğimizi, geçmişimizi görmemize engel değil. Sıkı sıkı kapalı odalardaki çığlık duyulmayacak gibide değil. Zihnimizdeki takvimler yırtılsada o takvimlerde yazılanlar yok olmadı daha.. Ve biz şimdi yazıyoruz tarihleri..gelecek ikibin yirmiüçlerde asacağız boyunlarına..Bu topraklar fahişeler çığırtkanlık yapsın diye yudumlamadı onca kanı..
Ne kadar haklısınız hocam içimizde birşeyler oluyor.. içimizde kan birikiyor zamanı gelince kusmak için..
Ancak bu kadar güzel yazılabilir gün..Değerli kaleminizi kutluyorum. Sonsuz saygılarımla..
Bu şiir ile ilgili 20 tane yorum bulunmakta