Derin dondurucuya koydum dondurdum, postuma saman doldurdum
Bir kadının en az üç kızı olmalı
ben tek olduğumdan annem her şeye beni koşturur
Ayten su getir
Ayten sofrayı kur
sonra da alır eline bir gazete
spor sayfasına kadar okur
ne Güzin ablası kalır
ne de yıldız falı
offf Allahım ne yapmalı
dedim
ve yaptım sonunda
kendimi dondurdum
bir not yazmıştım
onuda cam bir şişenin içine koyup
saldım denize
hazreti Musa gibi onu da bir bulan olur elbet
duyar o da bir gün nasıl olsa
yirmi yıl sonra müsavi olur yaşlarımız
*
*
kendimi dondurmalıydım
söylendim kendi kendime
dalgın dalgın
yine o gelmişti aklıma
sızladı içim
onca dert arasında
yine de baktım aynaya
en tatlı gülüşümü
altın yaldızlı bir hediye paket kağıdına sardım
ardından en güzel şiirimi
sarıp sarmaladım sigaramın dumanına
dışarda patlamalar oluyordu
çözüldüğümde hiç böyle sesler duymayacaktım
sonra korkularımı
acılarımı
en acısını seçerek içlerinden
onun habersiz çekip gittiği günü
hayal kırıklıklarımı
koydum dondurucuya
sonra
annem seslendi içerden
kızıım geel ilacımı getir içerden dedi
annemin ilacını
sancılarını
ahlarını oflarını birer birer
ha bir de
nefret ettiğim ilaç kutusunu
sığdırdım tıka basa doldurdum
uzaktan bir çocuk ağlaması
ardından kedi miyavlaması duyuldu
sonra yatıp uyudum
onu gördüm rüyamda
ve bütün yazdıklarını
dolunayı
ve gökteki
en parlak yıldızı
dondurdum
postuma saman doldurdum
uykuyla uyanıklık arası
uykumu
rüyamı
en sevdiğim parfümümü de
annem bağırdı yine rüyamın en tatlı yerinde
tam onunla el eleyken
tam da bana güzel şeyler söylerken
duymakla duymamak arası
sonra birden hissizleştim
artık duymuyordum
dünya yıkılsa
yer yerinden oynasa
umurumda mıydı ki dünya
artık acı hissetmiyordum
donmuştum
31/Temmuz/2013/Çarşamba/Bodrum
Yüksel Nimet Apel
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 1.2.2014 12:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!