Umursamazlığımızdı eski şarkılardaki nakarat
Aynı dünlerin ağaçlarıydı mevsimlerce üşüyen
Melankoli boyalı dar odalarda biz öpüşürdük
Sular yürüyen dere yataklarında ıslatıp ayaklarımızı
Mırıltılı bir baharda çocuk düşlerimizi bölüşürdük
Aşkı satardı ihtiyar bir adam, iğreti camekânında
Horoz deve sırtında, kuş gagası kırmızıydı şekerde
Gelincik falları açardık, çiçekli ve uzak bahçelerde
Mutluluğun tacını yapardık saf elim sendelerle
Yorgun geçti gençliğimiz, serpildik yokluklarla
Kalleş kurşunlar sokuldu sonra yetim bakışlarımıza
Gömüldü incinmiş cesetler hep bilinmezliklere
Hangi haliydi yaşamın, neden sürekli üşüyorduk
Yetim türküler paslı bir mermiydi dudağımızda
O hiç büyümeyen düşleri koyacak yer arıyorduk
Birbirimizden habersiz büyüdük tozlu sokaklarda
Sevdalı dudağımızı ıslattık derbeder çeşmelerde
Pusulasız denizlerde hazin telaşa kırdık rotamızı
İhanet bildirileriyle gömüldük ansızın toprağa
Derin bir uçurummuş yalnızlık, anları durduramadık
Provasız repliklerle geçti ömür, hangi roldü öldüğümüz!
Karanlık bir düşün temsiliydi hayat, hatıralar yalan
Sıra dışı masallar kitaplarda, korktuk sevdalanmaktan
Bencil bir ütopyada talanlandı öksüz sevinçlerimiz
Asırlardır sürgünde yüreğimiz, çocuk aşklar bize kalan
Kayıt Tarihi : 27.2.2012 10:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
kutlarım
namık cem
Karanlık bir düşün temsiliydi hayat, hatıralar yalan
Sıra dışı masallar kitaplarda, korktuk sevdalanmaktan
Bencil bir ütopyada talanlandı öksüz sevinçlerimiz
Asırlardır sürgünde yüreğimiz, çocuk aşklar bize kalan..
derin bir uçurumdur yalnızlık...bazen en sadık dost sevgili olsada..
tebriklerimle üstad..
TÜM YORUMLAR (7)