Kendi içine sönen ışıkların sükûtu usumda
Sevgisizliğin kol gezdiği upuzun çöllerde
Kalaysız bir çanak gibi insani itilmişliğim
Dinlesene yüreğimin ölümle olan valsını
Ben yıkılan aşk kulelerinin gölgesindeyim
Sonu gelmeyen yalnızlıklar içine gizlendik
Islanmış kanatlarımıza güneş taşıyor kuşlar
Kan içiyoruz asırlardır doyumsuz bir kaptan
Güneş eski güneş, bu gök ve denizler bizim
İtildik aşka ihanete, hangi ihtişamın kölesiyiz
Güneşi emziriyor düşümde bir kadın, bakışı gül
Eskimiş dünlerin prangalarını çözüyor bir adam
Bir kuş sürüsü kafeste, yaşamak ruhumda çığlık
Hangi kitabı açsam yalnızlık, sözcüklerde elem
Umarsızlık pay ediyor insanlar, tükendi neslimiz
Bütün yüreklerde yangın, yalanı istifliyor kimileri
Koyun kurda karıştı, çaresizlik demirini kemiriyor
İnsan sürüleri istikametini şaşırdı, güneşe yürüyor
Üşüdük aşk çardağında, kaydımızı ihanet tutuyor
Derin bir karanlık yaşamak, kehanet saati çalışıyor
Kayıt Tarihi : 16.10.2014 15:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Selahattin Yetgin](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/10/16/derin-bir-karanlik-yasamak.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)