Anla…
Saate bakıp randevu vermeye benzemez bu,
Sineklerin krizlere sebep vızıltılarınada…
Buzdolabını açtığında, yüzüne çarpan soğuğu
Kapattığında sıcaktan nemlendirdiği üşüme değil bu…
Susayan camlara vurmayan yağmur,
Kuruyan dallara konmayan kuşlar,
Kazanan şanslıya ödenmeyen sefalet ikramiyesindeki masallar…
Yatak odasına çevrilen tramvay bile,
Sokağa çağlar…
Kaşınır raylar estiğinde Taksim rüzgârı,
Nârâya kalkan güvercinlerin buğday tasasında kulaklar…
Susarlar bahçelerin köşelerinde bir gece yarısı,
Anarlar sessizce adını, anlarım, duyamazlar…
Duy…
Kara kışın neşesindeki karanlık hazlara benzemez bu,
Yalan sıcaklara sahte terler akıtan saçlarada…
Komidinin üzerindeki bir kadeh ılımış suyun
Yudumlandığında, kitlenen gözlerin tedavisizliği bu…
Kanayan yarasına pansuman mağrur,
Vurmayan dalgalarda gitmeyen yollar,
Davullar dengine her tokmakta peşpeşe yalvarırlar…
Zarardan dönendeki kâr ile,
Geçindi aşklar…
Yuvarlanır şehrin resepsiyon sabahları,
Ele avuca sığmaz kayıttaki kitaplar…
Vururlar ihaneti, kasvetine darısı,
Yazarlar iki kelime kırk köşe yazısı, kınarım, dallamazlar…
Dinle,
Seni seviyorum…
Onca nefesin içinde burnunu solumak bu,
Tıkanmaya yakın molalar vermek aralarda…
Kahverengilere siyah ölümü bahseden boyun
İncelirken, dilenen masrafsız bir dilek bu…
Duymayan inatlarda hüsran, mağdur,
Saymayan takvimlerde kayan yıldızlar,
Sendeleyen dudağın ciddiyettinde yaşlar…
Dökülürken son Fransız aşktan dile,
Filtrum ağlar…
Taşınır ayların derdi takvimden bir yalan pazarı,
Karaya hasret esaretlerini loş sergiye açarlar…
Kusarlar kalplerine bozuk hislerinde yerken azarı,
Atarlar yerden yere sertçe tadını, sararım, tadamazlar…
Kadir ArınçKayıt Tarihi : 26.1.2022 00:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
#meymenemesmene #meymes
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!