DER Mİ ACABA
Boş iken doluya sarınca insan,
Ne kadar körmüşüm, der mi acaba?
Hoş iken deliye varınca insan,
Ne kadar körmüşüm, der mi acaba?
Beyinlerde sisler aralanırsa,
Su-i zanlı hisler karalanırsa,
Aç gözlü nefisler yaralanırsa,
Ne kadar körmüşüm, der mi acaba?
Sonunu görmeden seçince yolu,
Kadrini bilmeden bükünce kolu!
Gözünü silmeden dökünce dolu,
Ne kadar körmüşüm, der mi acaba?
Rüyadaki hali, dem’i ayınca,
Riyada vebali emin sayınca!
Ziyada ahali, zemin kayınca,
Ne kadar körmüşüm, der mi acaba?
Sözüne nar meyi dökeni görse,
Özüne sır deyi çökeni görse!
Gözüne perdeyi çekeni görse,
Ne kadar körmüşüm, der mi acaba?
Karlar eriyince kalsa ayazda,
Harlar bürüyünce olsa niyazda!
Dallar çürüyünce sonra ki yazda,
Ne kadar körmüşüm, der mi acaba?
Pir-î Fâni der ki; anılsa insan,
Haksızken müşteki sanılsa insan!
Bulunsa baştaki; yanılsa insan,
Ne kadar körmüşüm, der mi acaba?
MEHMET ŞAHAN (PİR-Î FÂNİ)
24.05.2018-İSTANBUL
Kayıt Tarihi : 24.5.2018 10:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!