Takvimler ağustos ayını gösteriyordu,
Günün ne önemi vardıki,
Saat sabaha karşımıydı neydi.
Herkes uykunun en tatlı yerinde,
Bilmem kaçıncı safhasında,
Rüyaların en tatlısında.
Aman Allah'ım o ne korkunç sesti,
Yarabbim o ne sallanmaydı,
Koskoca binalar sanki,
Birer kibrit kutusu gibiydi, ama;
Yıkılan binalar altında kalanlar,
Kibrit çöpü değildi.
Kimi belinden, kimi elinden,
Kimi başlarından, kimiyse,
Yüreklerinin taaa derinlerinden,
kırılmıştı.
İçlerinde biri vardı,
O birazdaha fazla garipti sanki.
Adı anaydı.
Üç yavrusu vardı göçük altında,
Elleriyle çıkardı cesetleri.
Yine elleriyle gömdü,
Bir başka enkaz altına.
Bir canı daha vardı enkaz altında,
Herifiydi, adamıydı, kocasıydı, eriydi.
Şimdi tam iki yıl geçmişti,
Sanki iki dakika önceydi.
Ama ondan hala bir haber yoktu,
Bilmiyordu ölümüydü dirimiydi.
Akibetini keşke bilseydi.
Onun bu çırpınışı,
Sadece bir fatiha okumak içindi.
O nun adı yoktu,
O bir anaydı.
Yavruları olmayan bir ana,
Kısacası onun adı,
Deprem ana...
Kayıt Tarihi : 20.8.2001 17:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!